"İstenmezsek gitmeyiz"

A -
A +

Başbakan Tayyip Erdoğan, İspanya'nın Mallorca Adasında düzenlenen 'Formentor Forum'un son gününde basın toplantısında Irak ile ilgili şu beyanatı vermiştir: "ABD, Irak'ta savaşta gösterdiği başarıyı daha sonra gösteremedi... Enerji, su, gıda, ilaç ve asayiş konusunda sorunlar yaşanmaktadır. Geleceği meçhul bir Irak vardır... Türkiye olarak Irak halkının mutluluğu için ne yapılması gerekiyorsa, onu yapmak istiyoruz. Irak'ta şu anda olduğu gibi polisiye vakaların içinde yer almamız gibi bir şey söz konusu olamaz. Irak dün de, bugün de yarın da hep komşumuzdur. Olumsuzluklara mahal verecek herhangi bir girişimimiz olmayacaktır. Irak halkının talebi bizim için çok önemli, Irak'ta sadece Türk değil, diğer yabancı askerler için de olumlu, olumsuz yaklaşım gösterenler var. Şunu söyleyelim: Biz Irak'a asker göndereceğiz diye çok da arzulu değiliz..." İşte bu ifadeler açık ve net olarak Türkiye'nin görüşünü aksettirmektedir. Türkiye'yi istemeyenler kimler? Irak'ın en az üç parçaya (Kürt-Şii-Sünni) bölünmesini isteyen ABD, AB, İsrail, İngiliz Talabani ile Barzani Türkiye'nin gelmesini istemediği gibi, İngilizlerin ve bilahare Saddam rejiminin Türk, Osmanlı ve Ehl-i Sünnet düşmanlığı ile beyni yıkanan Sünni ve Şiiler de karşıdırlar. Çünkü Irak'ın bütünlüğü, Türkiye'nin devlet politikasıdır. Bu sebeble istenmemektedir. 33 yıl önce Nevbar köyünde Türkkaya Ataöv ile röportaj yapan, Mesud Barzani'nin babası Molla Mustafa Barzani: "Irak'ın kuzeyi ABD'nin federe devleti olsun" itirafında bulunmuştu. Irak'ta Türkiye'yi isteyenler de vardır. Irak halkının dörtte üçünü temsil eden Irak Aşiretler Federasyonu Başkanı Abdülmenaf el Mübarek "Türk askerini sevinçle karşılarız. Her türlü ihtiyaç ve yardımları karşılamaya hazırız. Irak'ın bütün komşularıyla geçmişte ihtilafları oldu ve zor günler yaşadık. Ama Türkiye, Irak'a devamlı dost davrandı. Toprak bütünlüğümüzü savundu." ABD kararlı mı kararsız mı? Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Irak'a 1 yıl süre ile asker gönderme kararını TBMM'den aldı. Bu yetkinin nasıl kullanılacağı Türkiye-ABD arasında müzakere ve anlaşmaya bağlı. Mutabakat zaptı gerekli. Türkiye hazır, ABD hazır değil. Kaldı ki Türk askerini isteyen talep ABD'den geldi. ABD Irak'ta zor durumdadır. Güvenlik sağlayamamıştır. Irak'ın bütününde hakimiyet kuramamıştır. Direniş azalmak şöyle dursun çığ gibi artmaktadır. Birleşmiş Milletlerin Irak'a çok uluslu güce oybirliği ile onayı, Irak'taki durumu düzeltmeye yetmeyecektir. Türkiye Dışişleri Bakanı Abdullah Gül İslâm Konferansı Teşkilatının toplantısında "İslâm Barış Gücü" teklifi çok yerinde bir teklif ise de, 57 İslâm ülkesinin lider ve üst seviyeli bürokratlarının çoğu süper güçlerin adamı olduğu için bu güç kurulamaz. ABD'nin Türk askeri için acelesi yok. Esasen Birleşik Devletler bir nevi çark ediyor. Rumsfeld şart değil diyor, Barzani ve Talabani'nin dostu Bremer; Bush'a yolladığı mesajda Türk askerinden vazgeçin diye diretiyor. Hani diyorum ki, biz de gitmeye meraklı olmadığımızı yüksek sesle söylesek!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.