17 Temmuz 1974'te Londra'da Askeri Ataşe Yardımcısı olarak görev yapan Binbaşı Anastasios Perdikis'in 22 Ağustos 1978'de Atina'da Kıbrıs ile ilgili bir soruşturmada verdiği ifade; Kıbrıs'ta çıkan Mahi gazetesinde neşredilmiştir. İfade aynen şöyledir: "17 Temmuz 1974'te Başpiskopos ve Kıbrıs Cumhurbaşkanı Makarios Londra'ya geldi. Londra'da yabancı basın temsilcilerine yaptığı açıklamada Yunan hükümeti (cunta) aleyhine sözler sarf etti. Yunan askerlerini işgalci olarak ilan etti. Zürih Antlaşmaları gereği olarak garantör kuvvetlerin derhal askeri müdahalede bulunmalarını istedi." Binbaşı Perdikis, Makarios'un gazetecilerin "Türkiye'yi de garantör olarak kabul ediyor musunuz?" şeklinde sorularına verdiği cevapta: "Kıbrıs adası üzerindeki Yunan tehlikesi Türk tehlikesinden çok daha fazladır. Zürih Antlaşması ve anayasaya göre Türkiye'nin de askeri müdahale hakkı inkar edilemez." dediğini ifadesinde belirtmiştir. İşte Türk askerinin Kıbrıs'a gitmesinin gerçeği budur. Ama Avrupa Birliği bunları unutmuş görünüyor. Çünkü işlerine öyle geliyor. Kıbrıs'ta Yunan işgali önlendi 1963 yılı Kıbrıs Türkleri için felaketlerle dolu yıl olmuştur. İskoçyalı yazar Harry Scot Gibbons'un "The Genocide Files" (Soykırım Dünyası) adlı kitabında "Kıbrıslı Rumların Yunanistan'ın desteği ile adadaki Türkleri hedef alan mezalim ve soykırım inkâr edilemeyecek düzeyde gerçektir ve izleri asla silinemeyecektir" diyor. Kıbrıs'ta çözüm arayan BM, AB ve ABD Türk askerinin Kıbrıs'a işgale değil adayı Yunan işgalinden kurtarmak için gittiğini bilmiyor olamazlar. Türkiye eğer Kıbrıs'ı işgal etmeyi istemiş olsaydı; Yunanistan bu fırsatı Ankara'ya 1963 ve 1967'de vermişti. Türkiye böyle bir şeyi düşünmediği için Yunanistan'a karşı daima sabırla davrandı. 1974 Temmuz ayında durum farklı idi. Kıbrıs'ın bağımsızlığına imza koymuş üç ülkeden biri olan Yunanistan; Kıbrıs'ı sınırları içine almak için adayı işgale kalkışmıştı. Eğer Türkiye müdahalede bulunmamış olsaydı; adada 15-16 Temmuz 1974 günü dökülenden çok daha fazla kan dökülecekti. Türkiye harekata geçmeden önce ilgili ülkelerle temasa geçerek duruma müdahalede bulunmalarını istemişti. Bugün Kıbrıs'ta çözüm arayan ülkelerin de aralarında bulunduğu bu ülkeler; Türkiye'nin hukuki haklılığını kabul ettikleri için seslerini çıkarmamış hatta bu müdahale sebebiyle Yunanistan'da diktatörlük (askeri cunta) çöktüğü için Türkiye'yi alkışlamışlardı. İngiliz Enosisi Danimarkalı Profesör Hans Hange'ye göre: "Kıbrıs ve Malta AB'ye girerse, İngiltere'nin Avrupa'da sahip olduğu bütün sömürgeleri İrlanda, Cebelitarık, Malta ve Kıbrıs İmparatorluğu geri dönmüş olacak. Bu şekilde İngilizler kendi ENOSİS'lerini gerçekleştirmiş olacak. AB de İngiliz üslerinin yardımıyla Akdeniz'i denetleyecek."