Kriz ortamı kimin eseri?

Meşhur bir Siyonist liderin ifadesine göre: "Asırlarca elde edemediğiniz fırsatları, ekonomik kriz, iktidar boşluğu, siyasi istikrarsızlık ve terör ortamında bir anda elde edebilirsiniz" Evet mevcut iktidarın vahim ölçüde hataları varsa da; Türkiye'deki krizin, istikrarsızlığın ve hazinelerinin "tuvalet bahşişi" fiyatına çok uluslu şirketlerce yağma edilmesinin arkasında, çok uluslu şirket ve bankaların rolü itici güçtür... Afrika'nın Mezopotamyası olan Zimbabwe'nin verimli tarım arazisinin yüzde 70'i, 200 Avrupalının (büyük çoğunluk İngiliz) elindedir. Zimbabwe halkı bu insanların elinde "Irgat"tır. Gaybı Allahü teâlâ bilir. Tahmin dinen caizdir. Yakın gelecekte yeni çıkan devlet arazilerinin satışı kanununa göre GAP, İsrail'in olursa sakın şaşırmayın... Güven veren bir iktidara bu ülke mecburdur ve hatta mahkûmdur. Çünkü çiftçi, işçi, memur kan ağlıyor. 70 milyonun en az 65 milyonu sefalet içindedir. Dolarla kimler oynuyor? Sizler gibi ben de bu meseleyi merak ettim. Kendim dışpolitika yazarı, emekli hava albayı ve hukukçuyum ama iktisatçı değilim. Aradım taradım bir yığın makale içinde bu bilmeceyi izah eden bir yazı buldum. "... Ama günlük hayatta pratik baskının ve de vurgunun adı: Dolar!.. Dolardaki yapay yükseliş!.. Evet, para piyasaları ve borsalar ve döviz fiyatları dünyanın her yerinde, belli ölçülerde, çeşitli siyaset ve sosyal olaylar karşısında duyarlı. Ama dünyanın hiçbir yerinde duyarlılık bizdeki gibi değil. Bizde ölçü çoktan kaçmış! Çünkü hem kasıt var hem de yüksek kârlar!.. Dolar fiyatıyla bazı yabancılar oynuyor. Hem de, fena halde!.. Dolar durup dururken 1 milyon 300 bin liraya fırlıyor. Bu yükselişin hiçbir ekonomik nedeni yok. Hiçbir siyasal nedeni yok. Ama dolar fırlıyor!.. TV'lerde, bazı gazetelerde dolardaki artışı açıklamaya çalışanlar, bir sürü teknik cümleyi arka arkaya sıralıyorlar. Ne var ki, yabancı parmağına değinen pek yok. O zaman gerçek kayboluyor. Türkiye'de dolar fiyatındaki oynamalar, yabancıların (yabancı bankaların) en büyük kâr kaynağı. Resmi kaynaklara göre: "Yabancılar bir haftada 200 milyon dolar civarında kâr etmiş bulunuyor." Dolar fiyatıyla oynayarak!.. (27 Haziran 2001 Cumhuriyet gazetesi Yalçın Doğan'ın 11. safyadaki yazısı) Türkiye nasıl kurtulur? Bu cümlelere benim ilave edecek bir şeyim kalmıyor. Yabancı bankalar bir anda aşırı dolar alarak doları fırlatıyor. Sonra elindeki satıyor. Emme-basma tulumba gibi Türkiye'yi soyuyorlar. Kim ne derse desin. Türkiye'nin kurtuluşu, IMF'den kurtulmakla mümkündür. Türkiye'deki asil halk bir anda doları bankaya yığar. Telekom'un tayinine karışan IMF, yakında Cibali Karakolu'nun komiserine de karışacaktır. İktidar memnun olabilir! Ancak Türk halkı, IMF'den tedirgindir. Hatta milletin gururu ayaklar altındadır. Adeta IMF Türk halkını aşağıladı. Şu gerçeği artık görelim: Bu kriz dış güçlerce devlet arazilerinin yabancılara satışı için çıkarıldı. Türkiye büyük bir felâketin eşiğindedir!..