Küreselleşmenin bir gerçek bir de sahte yüzü vardır. Herkes tarafından bilinen yüzüyle (sahte yüzüne göre): Mal ve hizmetlerin, bilgi (know-how) ve sermayenin ülkeler arasında serbest dolaşımı, dünyanın küçülmesi (dünya köyü), ekonomik faaliyetlerin milletlerarası maliyet kazanması. Milli ekonomilerin dünya çapında birbirine bağlanması olarak tarif edilir. Ancak gerçekte: G-7 ve ona bağlı çok uluslu şirket ve finans kaynaklarının (dünyaya hükmeden 200 civarında çok uluslu şirket, dev bankaların menfaatlerine göre şekillenmesidir. Daha da özetlersek; Küresel güç (ABD-AB-G-7) gibi süper güç ve blokların menfaatlerine göre şekillenen bir dünya düzenidir. Irak ve Afganistan işgali 11 Eylül saldırısı küresel gücün komplosu olduğu gibi; Afganistan ve Irak'ın işgali ve gelecek 5 yıl içinde işgali planlanan diğer 5 ülkenin işgali çok uluslu şirketlerin adına yapılmış ve yapılacaktır. Ve bu çok uluslu şirketlerin çoğunluğunun (tamamına yakını) Emperyalist güçlerin sermayesidir. Küresel güç, iç ve dış pazarlarda, (çok uluslu şirketlerle) rekabet edemeyecek çapta şirketler görmek ister. Rakip olacak olan ya satın alınır ya da iflasa sürüklenir. Ülkeler, yüksek enflasyon, bütçe açığı, ticari engeller, ambargolar, kota kısıtlamaları, gümrük duvarları, kendi ülkelerinde üreticilere yüksek sübvansiyon desteği, işsizlik, IMF, Dünya Bankası ve diğer uluslar arası finans kuruluşları tarafından yüksek iç ve dış borç bataklığı ile küresel güce köle haline getirilir. Küreselleşme postmodern istila ve üniter milli devletleri yıkma operasyonudur. Medeniyetler savaşının perde arkasında asıl savaş; ekonomik savaştır. Psikolojik ve kültür savaşı küreselleşme emperyalizminin asli unsurudur. Bu sene Nobel Barış Ödülünün Katoliklerin lideri Papa'ya verilmesi beklenirken; İranlı bir hanıma verilmesi; İran'a operasyonun başladığının işaretidir. Fakirlik sınırı Dünyada fakirlik ve açlık ölçüsü 1 dolardır. Günde 1 dolar ve daha az harcama yapanlar aç yada fakir insanlar sayılır. Birleşmiş Milletler ve Dünya Bankası raporlarına göre dünyada 2 milyar insanın günlük kazancı 2 doların altındadır. Türkiye'de ise: Devlet İstatistik Enstitüsünün açıklamasına göre: Türkiye'nin en fakir yüzde 20 diliminde 3 milyon 290 bin aile yani 13 milyon 925 bin kişinin günlük harcaması 1 dolar yada daha azdır. Cancun zirvesi Meksika'nın Cancun kentinde (Dünya Ticaret Teşkilatı) Bakanlar Konferansı fiyasko ile neticelendi. Konferansta ne zengin ülkelerde ne de fakir ülkelerde geri adım atmadılar. Gelişmekte olan ülkeler tarım ve ihracata destek ayıramazken; gelişmiş ülkeler, ABD ve AB tarım ve ihracat sübvansiyonları çok yüksek. Bu şekilde gelişmekte olan ülkelerin ABD ve AB ile rekabet etmeleri imkansız olmaktadır.