Madde bağımlılığı tuzağı

A -
A +

Bugün dünyanın en önemli meselelerinden biri, hatta birincisi hiç şüphesiz uyuşturucu afetidir. Evet, sigaradan en ağır narkotiklere kadar bütün çeşitlerini içine alan uyuşturucular. Bittabi bunların giderek artan ve bütün insanlığın bilhassa genç nesillerin geleceğini korkunç boyutlarda tehdit eden iptila ve salgınlardır. Uyuşturucu mafyasının ve düşman güçlerin hedef seçtiği ülkelerin başında Türkiye gelmektedir. Evet en öndeki "hedef ülke" Türkiye'mizdir. Asırlardır Doğu ile Batı arasında kültürler ve ticaret köprüsü olan Anadolu, yakın geçmişte uyuşturucu güzergahı iken son yıllarda ülkemiz, uyuşturucu mafyasının tüketici üssü haline getirilmek üzeredir. Aslında devletlerin dahi izhar-ı acz ettiği bir konuda Yeşilay veya benzeri sivil toplum kuruluşları ne yapabilirler? Fakat, Yeşilay, imkanlarının çok üzerinde hizmet veriyor. Ama yapılması gerekenler yanında bunlar fazla bir şey değildir. Konu hiçbir yönü ile basite alınacak cinsten değildir. Başta devletimiz olmak üzere insanlarımızın bu mücadeleye katılması mutlaka gereklidir. Bağımlılıkla mücadelede Başbakanlık emrinde ve bünyesinde bir birim kurulması (müsteşarlık ya da daire) T.C. 1982 Anayasasının 58. maddesinin gereğidir. Sadece Genel Merkez tarafından (son iki yılda yapılan faaliyetler), konferans sayısı 200, seminer, basın bildirisi, açık oturum, panel 50, televizyonda canlı yayın 40, gazete ve dergilerde röportaj 80, 5 adet rapor 123 sayfa, çok sayıda, uyuşturucu tiyatrosu ile sigara konulu tiyatrolarımız da sahnelendi. Bunun yanında 100 bin adet afişin dağıtımı yapıldı. "Dünya yüzünde hiçbir hukuk ve mantık bir başkasının hayatına kast ederek para kazanmayı meşru sayamaz. Toplumda kötülüklerle mücadeleyi şiar edinen insanlar ve kurumlar devletin ve ülkenin hakiki ve gerçek dostudur. Çirkin ve zararlı alışkanlıklarla mücadele edecek kadar medeni cesarete sahip olmayan topluluklar o çirkinlik içinde yok olmaya mahkumdurlar." Kitle imha silahları (NBC) "Nükleer-Biyolojik-Kimyevi" olarak bilinir. Aslında gerçek kitle imha silahları başta uyuşturucu ve alkol olmak üzere, kumar, AIDS, şiddet, fuhuş, cinsel taciz ve tecavüz, kapkaç, müstehcen neşriyat, cinsel sapıklık ve her türlü kötü alışkanlıklardır. Tarihin hiçbir devrinde deprem, sel, kasırga, volkanik patlamalar gibi tabii afetlerle patolojik salgınlar (veba, kolera, verem); uyuşturucu, alkol, sigara ve diğer kötü alışkanlıkların yaptığı kadar toplumda derin bir sosyal yara açmamıştır. Yeşilay, Sağlık Bakanlığı ve muhtelif kuruluşların yaptığı son anketlere göre sigaraya başlama yaşı 10, alkole başlama yaşı 11 ve uyuşturucuya başlama yaşı 12 olduğu ortaya çıkmıştır. 1930 yılında kişi başına alkol tüketimi 1 litre iken, 2004 yılında 20 litredir. 1930 yılında sigara tüketimi 10 paket iken 2004 yılında 3 kilogram olmuştur. Sağlık Bakanlığının raporlarına göre sigara sebebiyle ani ve erken ölüm yılda 110 bindir. Türkiye'de 30 milyon sigara tiryakisi ve 25 milyon pasif içici vardır. Alkol kullanan 25 milyon olup, bunun 7 milyonu alkoliktir. Yakın zamana kadar ülkemiz uyuşturucu güzergahı idi, bugün mafyanın tüketim üssü olmuştur. Uyuşturucu salgını dünya standartlarının çok üstündedir. 2005 yılında yapılan araştırmaya göre İstanbul'da liseli öğrencilerde son 3 yıl içinde eroin kullanımı yüzde 100 ve Ecstasy kullanımı yüzde 300 artmıştır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.