Makedonya'da bir yıldır devam eden bir nevi "iç savaş" barış anlaşması ile sona ermiş gibi görünmektedir. Makedon liderler, Arnavut temsilciler, NATO ve AB yetkililerinin huzurunda imzalanan anlaşmanın gerçekten icra edilip edilmeyeceği tarafların iyi niyet ve desteklerine bağlıdır. Makedon aşırı milliyetçi "paramiliterler" bu anlaşmanın önünde en büyük engeldir. Barışın mürekkebi kurumadan Makedon çetelerin Lyuboten köyünde yaptıkları katliam ile Makedonya barış ile savaş arasında bocalamaktadır. Barış süreci devam edebilir ama Makedon paramiliterlerin tahrikiyle yeniden savaş haline dönüşebilir. Anayasada önemli bazı değişiklikler ön görülmektedir. Buna göre; Üniter yapı korunuyor. Arnavutça ikinci dil olarak kabul ediliyor. Arnavutlara mahalli idareler, polis ve parlamentoda bazı haklar tanınıyor. Buna karşılık Arnavutlar silahlarını teslim ediyorlar. 'Ateş-kes'e uymaları öngörülüyor. Barış süreci için 3500 NATO askeri (150'si Türk) Barış Gücü Makedonya'da üsleniyor. Aşırı güçler antlaşmayı sabote etmezler ve taraflar birbirine güvenirse Barış Süreci devam eder. Bu dışardan gelen baskı ve müdahalelerle gerçekleşen "zoraki barış"tır. Orta yoldur ve aşırılar bu barışa karşıdırlar. Makedonlar taviz verdi mi? Bu sorunun cevabı koca bir "Hayır"dır. Çünkü 1974 Tito Anayasasında Arnavut ve Türklere tanınan haklar çok geniş idi. Makedonlarla eşit idi. Şu anda Türkler haklarının tamamını Arnavutlar çoğuna sahip değiller, Makedonyalı Arnavut ve Makedonlar dış güçlerin baskısı ile anlaştılar. Bu barış sürecinin ne kadar süreceği belli değildir. Barış anlaşması iç savaşı önlemek maksadıyla zorla kabul edilmiş bir anlaşmadır. Temennimiz barış gözaldatıcı olmasın. Temkinli bir memnuniyet vardır. Önemli olan bu kritik dönemde 'ateş-kes'e uyulmasıdır. Tünelin ucundaki ışık görünmüştür. Ama tüneli geçmek oldukça zor olacaktır. Anlaşmada neler var? Arnavutçaya, sınırlı ikinci resmi dil statüsü verilecek. İsteyenlere çift dilde (Arnavutça ve Makedonca) kimlik belgesi verilecek. 2004 yılına kadar polis teşkilatında Arnavutlara yüzde 25 görev verilecek. Müslümanlık ve Hıristiyanlık anayasada eşit muamele görecek. Bütün etnik gruplar anayasada eşit olarak muamele görecek. Etnik dillerde yapılan eğitime daha fazla fon ayrılacak. Anlaşma maddelerinin tamamının bütün etnik gruplara tasdiki şart koşuldu. 3500 kişilik NATO Barış Gücünün çoğu İngiliz askeri olacaktır. Türkiye 150 asker gönderecektir. İngiltere liderliğinde Türkiye, ABD, Fransa, Almanya, İtalya, İspanya, Yunanistan, Hollanda, Norveç, Macaristan ve Çek Cumhuriyeti asker verecektir. Bosna'daki Türk tugayından 150 kişi Makedonya'da görev yapacaktır. Aşırı güçlerin barışa bakış açısı Arnavut Kurtuluş Ordusu (UÇK) anlaşmayı kabul etmiş ve silahlarını teslim edeceklerini, fesh kararını 15 gün sonra vereceklerini açıklarken; Makedon paramiliterlerle Arnavut Ulusal Ordusu oybirliği ile anlaşmayı reddetmişlerdir. Yaptıkları açıklamada: "Bu anlaşmanın Arnavutların temel isteklerine cevap vermediğinden kesin olarak emindir. Örgütümüz, ulusal kurtuluş uğruna savaşta rehber olacaktır." denilmiştir. Bu anlaşma sallantıdadır. Kaldı ki Makedonların Arnavut ve Türklere ait dükkanları yağmalamaları devam etmektedir.