Osmanlı Deniz Subaylarından Kaptan Kaymakam Mustafa Efendi'nin "Sergüzeşt" isimli eserinde İngiliz Misyoner Cemiyeti reisi Potin Kers'in kendisini Londra'daki evine davet ettiğinde şu itiraflarda bulunmuştur: "... Bundan beş bin, on bin sene evvel bir İngiliz ne idiyse bugün o İngiliz'in torunları kendisinin tıpkısıdır. Bugün bir İngiliz Britanya'da nasıl yaşıyorsa, Orta Afrika'da Buse arazisinde de o İngiliz öyle yaşar. Bir Hıristiyan İngiliz katiyen kendine mahsus mabedden başkasına gitmez. Bir İngiliz kendi tüccarından gayri bir tüccardan bir şey almaz. İngilizler kendileri içindir. Başkaları için olamazlar ve herkesi İngilizler için hazırlamaya çalışırlar. Halbuki bu hal Türklerde yoktur. Ziyade taklitçisiniz. Türkler herkes içindir. Çünkü kendileri için olamıyorlar diyebiliriz. İşte bundan dolayı kaybediyorsunuz. Eski seciyelerinizden acaba kaçı kaldı? Eski Türklükten acaba bir eseriniz var mıdır? Macar ovaları ile Bizans surlarının, Balkan yaylalarının, Kafkas dağlarının size takdim eylediği o sırma saçlı, ahu ve ela gözlü güzel kızlarla şekliniz ıslah olundu ama bu karışımdan tabii olarak bazı âdetler elde ettiniz. Bunu inkar etmeyiniz... Siyaset dolabını istenildiği gibi çevirmek için iki yol vardır. Biri Misyonerlik diğeri Farmasonluk. Dervişliği de hesaba katmalıdır. Avrupa'nın iki penceresi vardır. Birincisi pek büyüğü safahat, sefalet ve israf penceresidir. Zinhar Avrupa'ya buradan bakmayınız. Pişman ve mahvolursunuz. Diğer pencere ise ilim, ticaret, ziraat ve sanayi penceresidir. Fakat bu pencere pek büyüktür. Bulmak için iyice aranmalıdır. Onu bulmaya ve oradan Avrupa'ya bakmaya çalışınız ve Avrupa zihniyetini biliniz. Ondan sonra mesut olursunuz. Avrupa'nın huylarını, âdetlerini bila tetkik kabul ederseniz yanarsınız. Çünkü sizi ahlaksız eder. Ahlakı bozulmuş bir millet ise payidar olamaz. Avrupa âdetlerinin iyi cihetlerini, size faydalı kısımlarını, âdet ve ırkınıza halel getirmemek şartıyla kopya ediniz ki, Avrupalılarla uyuşasınız. Camilerle mescitler ve fariza-i hac vesilesiyle Mekke ve Medine'de toplanmak ne güzel bir vasıtadır. Takdir etmiyorsunuz. Peygamberinizin gayet üstün bir insan olduğu tebliğ eylediği emirlerinden anlaşılmaktadır. Maatteessüf anlamıyorsunuz..." Metot birliği içerisindeler İngiliz ajan-misyoner Hempher'ın hatıratında belirtildiğine göre: "İslam ülkelerinde devamlı surette karışıklık ve anarşi çıkarmak bizzat Sömürgeler Bakanlığı ve misyoner teşkilatları tarafından belirlenen 13 maddenin içirisinde yer almaktadır. Buradan misyonerlerle masonların bir hedef ve metot birliği içerisinde olduklarını, birini diğerinden ayırmanın zor belki de imkansız olduğunu görmekteyiz. Öte yandan misyoner faaliyetlerini yürüten kiliselere bağlı olan Hıristiyan din adamlarının bazıları da resmen masondur. Birçok mezhep günümüzde masonluğa mensuptur. Bilhassa piskoposluğun, önemli bir kısmını masonların teşkil ettiği Anglikan İngiltere resmi kilisesi için durum böyledir. İskandinav devletlerinde Katolik piskoposluk, Farmason Lüteryenlerin arzu ettikleri takdirde Farmason kalmalarına resmen müsaade eden bir karara varmıştır. Öte yandan ülkelerinde İslamı tahrif etmeye yönelik çalışmaları ve yazdıkları eserlerle tanınan bu sayede İngiliz misyonerlerin çıkarlarına hizmet eden iki şahsiyet Cemaleddin Afgani ve Muhammed Abduh da resmen masondur." ..... Not: Okuyucularımın Ramazan Bayramını tebrik ederim. Duacıyım, dualarını beklerim.