Misyoner faaliyetleri art niyetlidir

Avrupa, artık Hıristiyanlığın kalesi değildir. Bunun yerine yoksul üçüncü dünya ülkeleri (Afrika-Latin Amerika ve Asya kale olmuştur) Tabii fakir ülkeler Hıristiyanlığın hedefidir. Ve Türkiye misyoner faaliyetlerinin pilot merkezidir. İslamiyet ABD ve Avrupa'da çığ gibi artmaktadır. ABD'de Müslümanların sayısı 6 milyondur. 11 Eylül'e kadar her yıl 25 bin Hıristiyan Müslüman oluyordu. 11 Eylül'den sonra bu miktar 4 misli arttı. Kur'an-ı kerim'in İngilizce meali 11 Eylül'den sonra Penguin Books yayınevi tarafından 20 bin ek baskı yapıldı. Dahası ABD'de en çok satılan kitaplar listesinin ilk sırasındadır. 1990 başında ABD ordusunda 2500 Müslüman görev yapıyordu. Bugün bu sayı 20 bindir. Bütün dünyada olduğu gibi Avrupa'da İslâmiyet son derece hızla yayılmaktadır. Birleşmiş Milletlerin 1959 tarihli raporuna göre 1989-1999 arasında Avrupa'da Hıristiyan iken Müslüman olanların sayısı yüzde 100'den fazla artmıştır. Bunların 3.5 milyonu Almanya'da, 2 milyonu İngiltere'de, 5 milyonu Fransa'da olmak üzere Avrupa'da Müslümanların sayısı 15 milyonu aşmıştır. Le Monde'un 1994 yılında yaptığı araştırmaya göre: Türkiye'de ve diğer İslam ülkelerinde Hıristiyan olanlar fakir, cahil, işsiz, vize ve her ay 50-100 dolar maaş karşılığı Müslüman olurken; Avrupa'da Müslüman olanların yüzde 90'ı üniversite mezunu ve kariyer sahibidir. Ve son yıllarda camiye giden, namaz kılan ve oruç tutanların sayısında son derece büyük artış vardır. Danimarka'daki Müslümanların sayısı Katoliklerden fazla ve Protestanlardan sonra ikinci sıradadır. Danimarkalı meşhur sosyolog Egrind Vesselbo'nun araştırmasına göre yakın bir gelecekte Danimarka nüfusunun yarısı Müslüman olacaktır. Neden Türkiye Bazıları Osmanlının vârisi olmayı reddetse bile; Türk ve İslâm Dünyasının umudu, beyni, kalbi Türkiye ve asırlardır İslamiyete ve Müslümanlara hizmetle şereflenen Türk milletidir. Dinler Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Rafet Ali Özkan'a göre misyonerlik faaliyetleri Türkiye'de tehlikeli boyutlara ulaştı. Bilhassa ekonomik krizler bu maksatla çıkarılmıştır. Ekonomik krizler sonrası misyonerlik faaliyetleri çığ gibi artmıştır. "Maalesef fakir vatandaşlarımız ve fakir üniversite öğrencilerimiz 100-200 dolarlık aylık yardım ve burslarla Hıristiyanlaştırılıyor. Üniversiteli gençlere bursun yanında dil eğitimi, yurtdışı gezi imkanları sunularak faaliyet cazipleştiriliyor. İlköğretim çocukları bile misyonerlik tehdidi ile karşı karşıyadır. Ankara'da bazı ilköğretim okullarında çocukların adlarının bile değiştirildiğini ve vaftiz edildiğini biliyoruz. (15 yaşına kadar Kur'an-ı kerim öğrenmesi yasak. Ama vaftiz edilmesi ve Hıristiyan olması serbest) Erzurum ve Diyarbakır başta olmak üzere her kentte kilise evler var. Misyonerler etnik parçalanmaları sağlamak için de faaliyet gösteriyorlar. Satanizmin yayılmasında rol oynuyorlar. Gençlerin kafalarını karıştırıyorlar. Hem Müslüman hem de Hıristiyan olabilirsiniz (Hıristiyanlar da cennete girecek) diyorlar."