Misyoner ordusu

A -
A +

Son aylarda misyonerlerin Türkiye başta olmak üzere dolar ve euro karşılığı İslam Dünyasında yaptığı tahribat son derece büyüktür. Maalesef (istisnalar hariç) İslam ülkelerindeki lider ve üst düzey bürokratlar gibi kamuoyu ve hatta dinini yaşayan ve "dindar" olarak tanınan kişiler üzerine ölü toprağı serpilmişçesine bu tehlikeyi görmüyor ya da görmezlikten geliyor. Bu tehlikeye karşı tepki göstermeyen ve gereken tedbiri (kanunlar çerçevesinde) almayanların bir gün bu tehlike kendi kapısını çalacaktır. Ve bunun bedelini oğlu, kızı ya da torunu İslam şerefini terk ederek ebedi felakete düşerek ödeyebilir!.. İngiliz Arnold Tonybe 1940'lı yıllarda kaleme aldığı eserinde şöyle yazar: "21. asır dinler asrı olacak. 19. asırda milliyetçilik, 20. asırda ideoloji ve "izm"ler insanlığa beklediği refah ve huzur yerine kan ve sefalet getirdi. 21. asırda insanlar dinlerde huzur arayacaklar. Şayet İslamiyeti gözden düşüremez ve Müslümanları milli ve manevi değerlerinden koparıp, açlığa ve fakirliğe iterek Hıristiyan yapamazsak 21. asır kesinkes İslam Asrı olacaktır." Hıristiyan Batı terörü tahrik ederek Müslümanları terörist göstermektedir. Dahası yüz milyarlarca dolar harcayarak dimağları İslam bilgisinden kalbleri Allahü teâlâ ve Sevgili ve Şerefli Peygamber Efendimizin (Sallallahü aleyhi ve sellem) ve İslam büyüklerinin sevgisinden mahrum bırakılan Müslüman gençleri birkaç kuruşluk dünya menfaati uğruna ebedi hayatını uçuruma atmaktadır. İslam ülkelerinde... Bugün "Evangelist"lerin 1 milyon misyoneri vardır. Fakir ve gelişmekte olan ülkelerin ödediği faizler Müslümanları Hıristiyanlaştırmakta kullanılmaktadır. 1950 yılında 4 milyon olan Evangelistlerin 2004 yılında sayıları 500 milyona çıkmıştır. Bunların tek hedefleri; Müslümanları Hıristiyanlaştırarak dünya hakimiyetini ele geçirmektir. Geçmişte orduların sömürge ülkelerdeki görevini şimdi misyoner orduları almıştır. Türkiye'de yabancı ve yerli misyoner sayısı, Diyanet İşlerinde çalışanların iki mislidir. Misyonerlerin metodu baskı, aldatma ve yanıltmadır. Bunun için İslamiyete, İslam büyüklerine kin ve öfke tohumları ekerler. Hakaret ve iftira misyonerlerin başlıca işidir. En büyük hakaret ve iftirayı âlemlere rahmet, Sevgili ve Şerefli Peygamber Efendimize atarlar. İkinci sırada Kur'an-ı kerim gelir. Misyonerlik, iddiaları, teorileri, metodları ne olursa olsun, pratikte her zaman emperyalizmin ve sömürgeciliğin de hizmetinde olmuştur. Bu inkarı mümkün olmayan bir gerçektir. Misyonerler için 2 kitle vardır. 1- Tarafsız (nötr) kitleler Müslüman olmayan Hıristiyan dışı kitlelerdir. 2- Düşman kitle İslamiyeti yaşasın ya da yaşamasın Müslümanım diyen herkes misyonerlerin tek düşmanıdır. Batı afyonu ile zombileşen, mankurt haline gelen ve truva rolünü üstlenen artık gaflet uykusundan uyanmalıdır. Sırplar, Bosna-Hersek'te Müslümanlara soykırım yaptığında, o tarihte âlim bir zat: "Çok üzülüyoruz. Ama bu kardeşlerimiz tebliğ vazifelerini terk ettikleri için bu felaket başlarına geldi" buyurdular. Tabii aynı şeyleri Irak için de söyleyebiliriz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.