Neden Saddam?

Irak'ın eski Savunma Bakanı General El Tikriti'nin Mısır'da yayınladığı kitap sırlarla dolu. Bunu okuyan ABD'nin Saddam takıntısını rahat anlıyor. Kitabı ihtimal zor bulursunuz, en iyisi ben size özet geçeyim... Efendim, Saddam Beyrut'ta ABD Büyükelçilik binasında sürgünde iken CIA yetkilileri ile gizli bir protokol imzalar. O günlerde Irak muhafız birliği komutanı ABD ajanıdır. Kansız bir saray darbesi ile Saddam Devlet Başkanlığı Yardımcılığına getirilir. Kadrosunu kuran Saddam yeni bir darbe ile devlet başkanı olur. ABD'nin isteği üzerine İran'a saldırır ve bu savaş yıllarca devam eder. Saddam ABD'ye son derece bağlıdır. Hertürlü tavizi verir ve protokol esaslarına titizlikle uyar. Ancak adını mezara kadar açıklamayacağına yemin ettiği bir lider onun dikkatini çeker. "Washington büyük bir entrika hazırlığı içindedir. Arabistan, Kuveyt ve İsrail'in ortak olduğu plana göre İran'a karşı zafer kazanmaları engellenecek. Irak zayıflatılacak ve savaştan sonra en az üç parçaya bölünecektir. İşte burada ipler kopar. Saddam, Körfez Savaşı'ndan sonra Amerika'ya cephe alır. Irak'ı niye bölecekler? ABD'nin Ortadoğu'daki politikasına İsrail gözlüğü ile bakmak gerekir. "Nil'den Fırat'a Büyük İsrail" projesi için Irak'ın bölünmesi şarttır. Ayrıca ABD'nin dünya hakimiyeti gereği İslam ülkelerinin sayısının 56'dan 100'e çıkarılması lâzımdır. İslam coğrafyasını küçük parçalara ayırarak her bir parçasını sömürgeci güçlere mahkum etme politikası emperyalizmin asırlık stratejisidir. Ayrıca İsrail'in GAP'a ve Fırat'a bir adım yaklaşması için Kürt Devleti kurulmalıdır. Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdoğan'a göre: "Şu anda bölgede bütün teknik hazırlıklarını tamamlamış ve resmen ilan edilmek için sadece uygun zamanı bekleyen de facto bir Kürt devleti mevcuttur. ABD'nin Saddam Hüseyin'i devirmek için yapacağı herhangi bir geniş kapsamlı müdahaleden faydalanmak isteyecek olan Barzani ve Talabani derhal Musul ve Kerkük'e saldıracak, bu kentleri ele geçirdiği gün bağımsız Kürt Devleti ilan edilecektir..." Türkmensiz çözüm olmaz Kuzey Irak'ta Kürt nüfusuna yakın Iraklı Türkmen vardır. Maalesef 1924'ten bu yana Türk Dünyasında en sahipsiz topluluk Iraklı Türkmenler ve Doğu Türkistanlılardır. Yakın zamana kadar Iraklı Türkmenler dünya siyasi platformunda adeta yok sayılmıştır. Saddam Türkmenlere zaman zaman soykırım yaptı ve halen baskı icra ediyor. Irak Türkmen Cephesi 17-24 Kasım 2001 tarihleri arasında ABD'ye davet edildi. Bu toplantıda Türkmenler üç kişilik bir heyet tarafından temsil edildi. Iraklı Türkmen Cephesi Yürütme Konseyi Üyesi Dr. Aydın Beyatlı'nın yolladığı faksa göre Irak Türkmen Cephesi 17- 24 Kasım 2001 tarihleri arasında Amerika Birleşik Devletleri yetkilileri tarafından ABD'ye davet edilmiş. Bu toplantıda Türkmenler üç kişilik bir heyet tarafından temsil edilmiştir. Yıllardır varolma mücadelesini sürdüren Türkmen cephesinin ilk defa ABD tarafından muhatap alınması ve Türkmenlerin resmi bir taraf olarak masanın karşı kenarına oturması önemli gelişmedir. "Irak'ta Türkmensiz Çözüm Olmaz" tezinin giderek mânâ kazanması bu toplantıda elde edilen en önemli kazançlardan biridir. Türkmenlere göre Irak'ta meydana gelebilecek olan harita değişikliği (suni devletçikler) problemi çözmez hatta daha içinden çıkılmaz hale getirir. Kaldı ki Ortadoğu'da meydana gelecek hiçbir hareket Türkiye'nin onay ve desteği olmadan yürümeyez.