Türkiye'de kamuoyu nükleer enerji mevzuunda gerçek bilgiye sahip değildir. Çernobil faciası halen hafızalardadır. Ancak unuttuğumuz eski tip nükleer santraller devri geride kaldı. Yeni teknoloji ile inşa edilen nükleer santrallerde -birkaç emniyet sistemi ile- nükleer facia ihtimali sıfırdır. Bu konuya çok sayıda misal verilebilir. Ancak birkaçı şöyledir: Japonya'nın Mihama nükleer santralinin koyunda denize girip, balık tutuluyor. İspanya'nın Akdeniz kıyısındaki Vandallos nükleer santralinin hemen bitişiğindeki sahil turistlerin en fazla rağbet ettikleri plajlardan biridir. Portakal bahçeleriyle meşhur Valencia'daki Cofrentes nükleer santrali her an ziyaretçilerle dolup taşıyor. Enerjisinin yüzde 78.1'ini nükleer santrallerden elde eden ve bir kısmını ihraç eden Fransa'nın Loire Valley bölgesi ve çevresi en verimli tarım bölgesidir... Yeni teknoloji ile yapılan nükleer santrallerde otomotik güvenlik sistemi ön plandadır. Fransa 58 nükleer santral ile enerjisinin yüzde 78.1'ini bu santrallerden elde etmektedir. Ancak Fransız çevreciler dünyanın her köşesinde ve bilhassa İslam ülkelerinde nükleer karşıtı gösteri düzenliyorlar. Nükleer santraller tehlike kaynağı ise neden ülkelerinde gösteri yapmıyorlar? İnsanın kendine sorası geliyor bu işte bir bit yeniği var mı yok mu diye?!. Enerjisini nükleer santrallerden temin eden ülke ve oranları da şu şekilde: Fransa yüzde 78.1, Litvanya 72.1, Slovakya 55.2, Belçika 55.1, İsveç 51.8, Ukrayna 51.5, Bulgaristan 41.6, İsviçre 40, Ermenistan 38.8, Slovenya 38.8, Kuzey Kore 37.9, Macaristan 33.8, Çek Cumhuriyeti 32.1, Japonya 31.2, Finlandiya 29.3, İspanya 26.6, ABD 22.9, İngiltere 19.9, Rusya 19.4, Kanada 15.6, Romanya 15, Arjantin 10.1, Güney Afrika, Meksika, Hollanda, Brezilya, Hindistan, Pakistan ve Çin yüzde 10'un altındadır. Uranyumun kilosu 80-130 dolardır. Zenginleştirilmiş uranyum satan ülkeler ABD, Rusya, Fransa ve Japonya'dır. Hollanda'da Borssele nükleer santrali 1973'ten bu yana çalışıyor ve 2033 yılına kadar çalışması öngörülüyor. 5 Mayıs 1955 tarihinde ABD-Türkiye arasında "Barış için atom programı" imzalandı. Çekmece Gölü kıyısında Nakkaştepe Çiftliği (3200 dönüm) satın alınarak Nükleer Araştırma Merkezi kuruldu. 51 yıldır dış ve iç güçler nükleer santral kurulmasını önlediler. AK Parti iktidarı nükleer santral kurulmasını gündeme getirdi. 23 Şubat 2006 tarihinde Milli Güvenlik Kurulunda bu konu konuşuldu. İlk nükleer santralin 2007 yılı sonunda yapılması düşünülüyor. Enerjide en pahalı maliyet Türkiye'dedir. Nükleer karşıtı platformu nükleer santrallere karşı mücadele kararı aldı. 2006'yı mücadele yılı ilan etti. Bunlar elbette hain değiller ama gafil oldukları, gerçekleri göremedikleri kesindir. Yeni santrallerde tehlike yoktur. Çok geç kaldık. İnşallah engeller aşılır. Yine tökezlemeyiz.