Piri Reis'in haritası

Focus Dergisinin 2005 Ocak sayısında neşredilen Piri Reis'in Haritası dünyanın en gizemli 10 nesnesinin ilk sırasında yer aldı. Focus Dergisi bu haritaya "Geleceği gören harita" ismini vermektedir. Dünya bilim adamları bu 10 nesneyi henüz çizebilmiş değildir. Bu harita Güney Kutbunun bulunmasından çok önceleri çizilmiştir. Haritanın sırrı buzların altında kalan sahil kesimlerinin haritada yer almasıdır. Kaldıki bu sahillerdeki buzlar 6 bin yıl önce erimiş idi. Alman Milli Müzesinde bulunan Alman coğrafyacı Martin Mehamin'in küresinde (dünyanın en eski küresi) Amerika kıtası yoktur. Piri Reis'in haritasında (Amerika'nın bulunmasından önce hazırladı) Amerika gibi Güney Kutbu (Antarktika) bulunmaktadır. 10 bin yıl önce bu kıtada insanların yaşadığı bilinmektedir. Rus tarihçi Sergey Manukov'a göre "Piri Reis'in 1513 yılında çizdiği haritanın benzerini hazırlamak ancak dünyanın uydudan çekilmiş fotoğraflarıyla mümkün. Aslında bu harita uzaydan çekilen fotoğrafa çok benziyor. Sanki bir uydu aracı çizimi yapılan bölgenin üzerinde dolaşarak fotoğrafını çekmiş. Özellikle güney yarım küre inanılmaz ayrıltılı... Piri Reis'in trigonometri bilmeden böyle bir harita hazırlaması mümkün değil, ancak trigonometri 18. yüzyılda kullanılmaya başlandı... Günümüzdeki bazı haritalardaki yanlışlıklar Piri Reis'in haritasına bakılarak düzeltiliyor..." (Komsomolskaya Pravda) Yine aynı Rus bilginine göre haritada: "Şili kıyıları, And Dağları ve Afrika o döneme kadar eşi görülmemiş şekilde ayrıntılı yer almakta..." 9 renkle çizilen bu harita 1929 yılında Topkapı Sarayının düzenlenmesinde ortaya çıktı. Haritanın kenar yazılarında 1456 yılında Amerika kıtasının doğu sahillerine "ANTİLVA" ismi verilerek Osmanlı mülküne (topraklarına) resmen kaydedilmiştir denmekte. Haritanın özellikleri Kıtalar, kıyılar, adalar, dağ sıraları, ova ve nehirler son derece doğru çizilmiştir. Haritalarda görülen Antarktika Dağları 1952 yılında tespit edildi. Grönland'ın tek ada olduğu zannediliyordu. 5 asır sonra Piri Reis'in haritalarında aynen gösterildiği şekilde son senelerde uzaydan çekilen fotoğraflarla üç ada olduğu kesinleşmiştir. İslam Konferansı Teşkilatı İslam Tarih Sanat Kültür Araştırma Merkezi 2 cilt ve 1350 sayfalık "Osmanlı Astronomi Literatürü Tarihi" adlı kitabı 1998 yılında Türkçe, Arapça ve İngilizce neşretti. İslam Konferansı Genel Sekreteri Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu eserin editörüdür. Bu esere göre: Osmanlı devrinde 882 astronomi âlimi yetişti ve 2434 astronomi eseri neşredildi. Ve bunların çoğu en az 10 cilttir. Köşemin izin verdiği ölçüde burada sayabildiğim birkaç bilgi dahi Batı kültür potasında eriyen Jöntürk, Tanzimatçı, İttihat Terakki ve Cumhuriyet devrinin çok sayıda aydınının "İslamiyet gelişmeye manidir" görüşünü çürütmektedir. Aslında İslamiyet ilmi ve gelişmeyi teşvik eder. Hiçbir din ve inanç sistemi İslamiyet kadar ilme değer vermemiştir. Tabii görmek isterlerse... ..... Not: Sevgili okuyucularım, yarın yapılacak olan Anayasa referandumuna ülkenin menfaati adına katılmanızı hatırlatırım.