Saddam; Irak'ı ABD'ye sattı!

İşgalin ilk günlerinde Irak'ın, ABD ve İngiliz güçlerine karşı direnişi son derece başarılı ve kahramanca idi. Ümmü-Kasr ve birkaç güney kentinin savunmasında adeta bir destan yazıldı. Bu şanlı direnişe göre Bağdat'ın en az bir ay direneceği tahmin ediliyordu. Ancak uzmanlar gibi ben de yanıldım. (Rusya-Almanya-Fransa) aracılığıyla Saddam ve ABD arasında gizli bir anlaşma yapıldı. Bağdat istilacı zalimlere -altın tepsi içinde- hediye edildi. Bir nevi peşkeş çekildi. Vaktiyle CIA'nın, Saddam'ı kansız bir saray darbesiyle devlet başkan yardımcılığına getirdiğini hepimiz biliyoruz. Ama Saddam'ın son yıllarda ABD'ye cephe aldığını (şahsi iktidarı için de olsa) zannediyorduk. Meğer yanılmışız. Çünkü savunma yapacak Irak uçakları, topçusu, helikopterleri, ordusu ve cumhuriyet muhafızları, fedaileri, Arap ülkelerinden gelen gönüllüler ve Iraklı milisler adeta yer yarıldı ve ortadan kayboldu. Nitekim Çeçenler Caharkale (Grozni)'yi aylarca savundular, şehit ve yaralı vererek kuşatmayı yardılar... General Paulus emrindeki Alman ordusu 13 Ağustos 1942'de Volga kentini kuşatmış idi. 4 Temmuz 1943'te Mareşal Jukov emrindeki Rus ordusu bu kuşatmayı yarıncaya kadar 11 ay direndi. Bağdatograd direnişi hayal oldu. Irak savunma için Bağdat'ta hiçbir şey yapmadı. Sadece resmi geçitlerle vakit geçirdi. Oysa arazi ve yollar mayınlanabilirdi. Baraj kapakları açılarak arazi su altında bırakılabilirdi. Köprüler yıkılır, Bağdat etrafında derin çukurlar açılır ve petrol kuyuları yakılabilirdi. İşgalci güçler zafer kazanmadı. Saddam'ın Irak'a ihaneti ile Irak'ın üçte birini işgal etti. Çapulcular Irak halkı değildir! Bir yığın çapulcunun Irak devlet daireleri, oteller, mağazalar, dükkan ve evleri hatta hastaneleri yağma etmeleri İslamiyetle asla bağdaşmaz. Gerçek Müslüman, kimsenin malına zarar vermez. Bu yağmalamanın perde arkasında ABD ve İngiliz teşviki ve desteği vardır. 30 yıllık yazarlık hayatımda Saddam'ı tenkit eden yüze yakın yazım vardır. Ama Saddam'a karşı yapılan çirkin hareketleri de asla tasvip etmiyorum. Saddam iktidarda iken canımız ve kanımız sana feda olsun diyenlerin; devrildikten sonraki tepkileri, ikiyüzlülüktür. Bush'un resmini öpmeler, ABD'nin conilerine sarılmalar, ABD bayrağı taşımaları ise son derece çirkin ve ahlaksızlıktır. Herkes layık olduğu şekilde idare edilir. 24 yıl Saddam zalimi bunlara zulmetti. Bundan sonra ise Saddam'dan daha zalim ABD ve İngiliz kâfirleri zulmedecektir. Irak halkının tamamını suçlamak haksızlık olur. Zalim Saddam'ın 24 yıllık iktidarı yıkılmıştır. Bununla beraber, ABD, İngiltere ve İsrail'in de yıkılışı başlamıştır. Dünya barışına ABD freni ABD, kurulduğundan bu yana, 136. saldırı ve istilasını Irak'a yapmıştır. Saddam'ın son ihaneti ile Irak'ta kazandığı ucuz zafer ABD'yi yeni saldırılara itecektir. Zaten sırada Suriye vardır. Irak'a saldırı "kitlesel silah" için idi. Bu bahane asılsız çıkmıştır. Aslında Irak'ın işgali ülkenin petrollerinin 30 yıl ABD ve İngiltere tarafından gaspı için yapılmıştır. Ve bunun ötesinde İsrail'in Nil'den Fırat'a Büyük İsrail Arz-ı Mev'ud hayalini gerçekleştirmek için yapılmıştı. Birkaçı hariç Arap Dünyasının liderleri ihanet etmişlerdir. Zalime yardım eden onun zulmüne maruz kalır hükmüne göre, bu ABD uşakları unutmasınlar ki, sıra mutlaka kendilerine de gelecektir. Şu anda dünya barışını tehdit eden en büyük tehlike ABD'dir. Yalnız İslam ülkeleri değil bütün dünya ABD hegemonyasına karşı bir safta birleşmelidir.