Şaron ve Bush'un hedefleri nelerdir?

Filistinlilere karşı icra edilen soykırım Şaron ve Bush'un ortak kararıdır. Görünmeyen gerçek suçlu ABD'dir. İslâmi terörle mücadele maskesi altında İslâm dünyasını işgal, Afganistan cephesi ile açıldı. İkinci cephe olarak Irak'a hazırlık yapıldı. ABD tarihinin en vasat başkanı olan Bush'un akıl hocası, aslında gölge başkan Cheney'nin Ortadoğu'da 12 ülke gezisinden sonra verdiği rapor üzerine Irak'a saldırı gelecek bahara bırakılarak, Filistin'e işgal ve soykırım gündeme geldi. Bush ve Şaron'un ana hedefleri dış politika uzmanlarına göre şöyledir: 1- Arafat tecrit edilecek (sürgün ya da öldürülecek). 2-Arafat'ın emrindeki Filistin yönetimi ortadan kaldırılacak. 3- Hamas, İslâmi Cihad, Filistin Kurtuluş Cephesi dahil 13 Filistin kuruluşu ortadan kaldırılacak. 4-ABD'nin küresel savaşına yönelik muhalefet ve direniş azmi Filistinliler şahsında yani diğer Müslümanlara gözdağı verilerek (emsal gösterilerek) yok edilecek. 5-Filistin ve dışında yaşayan Filistinlilerin devlet kurma hayali ve umudu sona erdirilecek. 6-Filistinlilerin bağımsızlık mücadelesine darbe vurulacak. 7-Filistinlilerin İslâmi unsurları ve İslâma bağlılığı laiklik maskesi altında sıfırlanacak. 8-Onbinlerce Filistinli öldürülecek, onbinlercesi toplama kampında toplanıp, Filistin'in alt yapısı tamamen imha edilip yaşanmaz hale geldikten sonra İsrail ordusu Filistin'den çekilecek. 9-ABD'nin Bush yönetimi Filistin'de katliamı durdurdum diyecek (İslâm ülkelerinden bir kaçı hariç taviz ve destekler aldıktan sonra). 10-Irak'a saldırı başlayacak. 11-Irak sonrası Suriye, Lübnan ve İran'a saldırı yapılacak, ABD'nin egemenliğine sokulacak. 12- Kısa bir süre sonra Libya, Yemen, Sudan, Somali, Pakistan ve diğerleri hedefte olacak. Şaron'un mesajı nedir? Yine dış politika uzmanlarına göre Şaron dünyaya şu mesajı vermektedir: "Biz güçlüyüz. Dünyanın 4. silahlı gücüyüz. Biz karşımıza çıkanı yeneriz. Bizi kimse durduramaz. ABD bile bizim kontrolümüzdedir. Hiçbir ABD başkanı Yahudi lobisini ıskalayıp iç ve dış politika geliştiremez. Onu bile biçeriz. Türkiye'nin ise esamesi bile okunmaz. O zaten ABD'nin Yahudi lobisinin ipoteğinde. IMF Türkiye'yi zaten bizim (çok uluslu şirketlerin) adına teslim aldı. Çıkan ve çıkacak kanunları ABD adına IMF tayin ediyor. Tank ihalesi için bozuk sesler çıkıyor. IMF'nin bir kredisine karşılık bu ihalenin İsrail'e verilmesi tavizi verildi. Ortadoğu'nun süper gücü biziz. Türkiye bizimle stratejik işbirliğine mahkumdur. Arap dünyası bizimle savaşamaz. Zaten gıkı bile çıkmıyor. Ağızlarına soykırım kelimesini bile alamıyorlar. Kaleler içten işgal edilmiştir. Birkaç Arap ülkesi hariç ABD'nin emrinde, ABD de bizim emrimizdedir." Hıristiyanlara saldırı Şaron'un katil, soyguncu ve hırsız askerleri Hazreti İsa (Aleyhisselam)ın doğum yeri olan Bethlehem'deki Doğu Kilisesine sığınan Filistinliler için bu kiliseyi bombalamış ve kapılardan birini uçurmuş, kilisenin zangocu öldürülmüştür. Bu ise Vatikan'ı uyandırmıştır. Ayrıca AB'nin 2 üst düzey yetkilisinin Arafat ile görüşmesine mani olunması, bu yetkililerce AB'nin aşağılanması anlamındadır. Bazı yazar ve politikacılara göre Filistin'deki savaş bir yönüyle ABD-AB savaşıdır.