Siyonizmin soykırımı ne ilk ne de sondur!

A -
A +

İngilizler Arapları Osmanlıya karşı "Arap imparatorluğu" ile kandırırken; Sykes-Picot Anlaşması ve 1917'de imzalanan Balfour Deklerasyonu ile İsrail'in temeli atıldı. 1918-1948 arasında başta İrgun ve Hagana olmak üzere çok sayıda Yahudi tedhiş teşkilatları işkence ve katliamlarına bütün güçleriyle devam ediyorlardı. Bu katliam ve işkenceler pek çok kitap, dergi ve hatta filmlere mevzu olmuşsa da siyonist ağırlıklı medya bunları unutturmuştur. Bu katliamlardan en meşhurlarından biri "Deir Yasin katliamıdır" Deir Yasin Filistin'de mütevazı bir Müslüman köyüdür. Bu ve diğer katliamlarla ilgili çok sayıda kaynak eser vardır. Bu kaynaklardan en meşhuru Larry Collins ve Dominique Kapierre'nin belgesel romanlarından Türkçeye "Kudüs ey Kudüs" adıyla Aydın Emeç tarafından tercüme edilen eserdir. Bu eserdeki bilgiler o tarihteki Filistin'de bulunan İngiliz idarecilerin soruşturma zabıtlarına dayanmaktadır. Katliamlardaki benzerlikler Mart 2002 sonundan bu yana devam eden ve Bush ve Powel destekli soykırımla, geçmişte yapılanlar arasında son derece benzerlik vardır. Ali Uğur'un "Dünya Gündemindeki İsrail" adlı eserinden iktibas edilen tüyler ürperten bazı bölümler şöyledir: Oniki yaşındaki Fehmi Zeydan şunları anlatıyor: "Yahudiler bütün aileme duvara dönük durmamızı emrettiler ve üzerimize ateş etmeye başladılar. Yandan bir kurşun aldım. Biz çocuklar annelerimizle babalarımızın ardına sığındığımızdan bazılarımız yaralı olarak kurtulduk. Ama babam, annem, dedem, ninem, amcalarım ve yengelerim hepsi öldüler" (Sadece bu aileden 18 kişi şehid olmuştur.) Hamile kadınların karnı deşildi Yine şahitlerden Halime Eyd adlı bir genç kız anlatıyor: "Bir adamın doğurmak üzere olan yengem Saliha'ya ateş ettiğini, sonra da kasap bıçağıyla karnını yardığını gördüm. Ayşe Radvaer adlı bir kadın ölen annenin karnından çocuğu çıkarmaya teşebbüs edince o da öldürüldü." Nane Halil adındaki başka bir kadın ise şunları nakletmiştir: "Bir adam eline geçirdiği bıçakla Cemile Hism'i baştan aşağı yardı. Sonra aynı şekilde küçük yaştaki yengem Fethiye'yi de bıçakla yararak öldürdü." Hahamların değiştirdiği muharref Tevrat'tan bir bölüm: "Yavruları yere çarpılıp parçalanacak. Ve gebe kadınların karnı parçalanacak." Hoşea-Bab: 13 Ayet:16) Vehhabilik İngilizlerin eseridir Ve önemli vesika: "Ben Sultan Abdülaziz bin Abdurrahman Faysal Âl-i Suud ikrar ve itiraf ederim ki, Filistin'in veya Filistin'den başka bir yerin Yahudilere verilmesinde, bence hiçbir mani yoktur. Ben de Büyük Britanya'nın istediği gibi kıyamet kopana kadar onların reyinden çıkmayacağım" (Mühür) Melik Abdülaziz'in Büyük Britanya elçisi Sir Cooks'a kendi eliyle yazarak verdiği mektup Arapça olarak Âl-i Suud min eyne ve ila eyne kitabının 40. sayfasında yazılıdır. Mektubun sureti kitabın sonundadır. Sultan Abdülhamid, Filistin uğruna tahtını kaybetti. Melik Abdülaziz (Suud) Filistin'i Yahudiye peşkeş çekti. Dünyada Abdülhamid düşmanlığının sebebi Filistin'i Yahudiye vermemesidir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.