Soykırım devam ediyor

Çeçenistan'da soykırım ve zulüm devam ederken; 1 milyar 300 milyon Müslümanın gaflet uykusu ve ilgisizliği de devam etmektedir. 1994 Birinci Çeçen-Rus Savaşından bu yana en az 250 bin kişi şehid oldu. Yaralı ve sakat kalanlar yüzbinlercedir. 1994 yılında Çeçenistan'ın nüfusu 2 milyona yakın idi. (1 milyon 700 bin) Şu zamana kadar 800 bine yakın Çeçen ülke dışında mülteci konumunda ve yürekler acısı durumdadır. Dünya kamuoyu ve münhasıran İslâm Dünyası Çeçenlere sahipsizdir. Rusların itirafı Rusya'da daha çok yabancı çevrelere İngilizce hitap eden "The Moscow Times"de Rus asıllı sosyolog Boris Kagarlitski Putin'in Rusya Federasyonunu hızla polis devleti haline geldiğini delillerle açıklamaktadır. Çeçen Savaşını ve tehlikesini bahane ederek süratli bir şekilde otoriter dikta bir rejim kurulmakta olduğunu ifade ederek: "Eğer Çeçenler olmasaydı, başka bir düşman arayıp bulmak gerekecekti. Ve muhtemelen bu düşman Türkler olacaktı. Özellikle Moskova'daki rehin alma eyleminden sonra Rusya Federasyonu 1991 öncesi komünist rejim gibi hızla otoriter bir rejime sürüklenmekte olduğu inkarı mümkün olmayan bir gerçektir. Yasama basına sınırlamalar getirdi. Yetkililerin anti terör operasyonlarını tenkit etmek artık yasak. Bazı gazete ve televizyonlara baskınlar düzenlendi. Tenkit ve kınama yapan internet siteleri engellendi." Savaş bahane ediliyor Yazar makalesine devamla "İkinci Çeçen-Rus Savaşını Ruslar çıkardı. Moskova başta olmak üzere muhtelif Rus şehirlerinde 300 kişinin ölümü ile neticelenen patlamaları Rus Gizli Servisi gerçekleştirdi. Ve sonra bu suç Çeçenlerin üzerine atıldı. Terörle mücadele maskesi altında Çeçenistan'a savaş açılarak saldırıldı. İkinci Çeçen-Rus Savaşı, Rusya'da siyasi özgürlüklerin ortadan kaldırılması için bahane haline geldi. Rusya'da bir devlet şekilleniyor. Devletin bütün faaliyetleri teröre karşı savaş etrafında birleşiyor. Özel istihbarat servislerine karşı herhangi bir tenkit devlet aleyhinde faaliyet olarak görülüyor. Dikta rejimlerin iç ve dış düşmanlara ihtiyacı vardır. Çarlık devrinde dış düşman Türkler, Almanlar ve Avusturyalılar idi. O dönemdeki iç düşmanlara karşı mücadelede toplum üzerindeki polis baskısının bahanesiydi. Putin diktası için Çeçenler hem dış ve hem de iç düşman seçildiler. Çeçenler mahkeme kararı olmadan hatta gereksiz biçimde tutuklanıp şehir dışına atılabiliyor. Çeçenistan'da geçerliliği kanıtlanmış olan uygulamalar, askeri sansür, temizlik operasyonları, artık Moskova'da icra ediliyor. Çeçen ve Rusları artık hiçbir şey birleştiremez. Bunun sebebi de Rus ordusunun Çeçenistan'da zalimce soykırım ve zulmüdür. Rusya düşmanlığı bütün Kafkasya'da çığ gibi artmaktadır. Parlamentoda kabul edilen yeni yasa ile basına yeni kısıtlamalar getirilmiştir."