Tarihin en büyük kültür felaketi

A -
A +

Saddam'ın Irak'ı, komutanlarının da (biri hariç) Saddam'ı ABD'ye satmaları karşılığı, başta Bağdat, Basra, Musul, Kerkük ve Tikrit olmak üzere bütün Irak'ta tarihin en büyük kültür felaketi yaşandı. 13. asırdaki Moğol ordusunun yağması ABD'nin yağması karşısında ehven kalır. Müze, kütüphane, sanat merkezleri gibi yerleri Irak halkı yağmalamamıştır. İlk başta bu binaların önünde ABD tankları vardı. Ne zaman ki profesyonel yağmacılar (Mısır ve Kuveyt'ten bu yağma için getirilmiş olanlar ve sivil elbise giydirilmiş ABD askerleri) sanat ve tarihi eserlerin bulunduğu yere geldi, tanklar da kapı önünden ayrıldı. Yağmayı yapanlar, çaldıklarını başta ABD'li olmak üzere Batılı kişilere devretti. Bakanlık, iş yerleri ve sarayları yağmaya başlayanlar ABD'nin hapishaneden çıkardığı suçlular idi. Zaten kendilerine "yağma yapmak için serbest bırakıldıkları" söylenmişti. Bunların başlattığı yağma, İslâm ahlakından mahrum çapulculara dalga dalga yayıldı. Bu çirkin hareketin en acı yanı kütüphane, müze ve sanat merkezlerini soyanların planlı bir hareket izlemesi oldu. Zaten aldıkları ücret karşılığı soyup çaldıklarını Amerikalılara teslim ettiler. Irak'ın tarihi yok edildi Bağdat müzesinde 10 bin yıllık bir tarihin birikimi bulunuyordu. Bu eserlerin mali değeri en az 30 milyar dolar idi. Şimdi yerinde yeller esiyor. Irak'ın yalnız petrolünü değil tarihi eserlerini de gasp eden ABD ve İngiliz haydutları, bu işte Iraklı, Kuveytli ve Mısırlı eşkıyaları kullandı. MÖ 8 bin yılından bu yana olan bir kültür yok edildi. 1630 yılında Dördüncü Murad Han'ın Bağdat Seferine katılan 17 yaşındaki "Genç Osman"ın ve 1914-1917 arasında Bağdat'ı savunurken şehit olan 187 Türk şehidinin bulunduğu "Türk Şehitliği" de yağmadan nasibini aldı. ABD ve AB, Sırpları kullanarak Bosna-Hersek'te kütüphaneleri yaktılar. Osmanlıya ait cami ve tarihi eserleri yaktılar, yıktılar. Keza Kosova'da daha sonra Bağdat'ta aynı saldırıyı gösteren zihniyet Asuri kilisesine (Bağdat'ta) ABD askeri koyarak yağmayı önledi. Zaten yağma ABD ve İngiltere'nin, ırza geçmek Sırpların metodu değil mi? Bu metodlar itaat sağlanmak için değil, istilâyı kısaltmaya yönelik yapılıyor. Ama unutulmamalıdır ki, bu hareketle ak bir sayfası olmayan tarihlerine bir kara leke daha sürmüş oluyorlar. ABD yağmalamayı o derece azıttı ki, tarihi yerler yanında çocuk yuvaları, hastaneler ve akıl hastalarının bulunduğu yerleri bile yağmalattı. Şair Emel El Cuburi (görgü şahidi): "Kütüphane ve birinci kat kül oldu. Osmanlı nadide el yazmaları çalındı, yandı ve yırtılarak yerlere atıldı. Bu 21. yüzyılda yaşanan yeni bir barbarlık. Bunları yapan ve yaptıran insan olamaz. Yalnız Irak'ın değil siz Türklerin de tarihi yandı. Binlerce Osmanlı el yazma eser ve tarihi Osmanlı belgeler yok oldu" derken bile gözyaşlarını saklayamıyordu. Coniler tarihte Bağdat hırsızı ve yağmacısı olarak lanetle anılacaktır. Osmanlı'nın asaleti 1534 yılında Kanuni Sultan Süleyman Han, Osmanlı ordusunu Bağdat'a sokmadı. Bağdat dışında İbrahim Paşa emrinde bıraktı. Kanuni Sultan Süleyman Han, ilk iş olarak mübarek türbeleri gözyaşı ile ziyaret etti. Bugün ABD işgalcilerinin elinde olan İslâmın deryaları İmam-ı Azam ve Abdülkadir-i Gaylani Hazretlerinin (Kaddesallahü sırrehümâ) el yazma Mushaf-ı şerif ve eserlerini öptü. Dördüncü Murad Han'ın Bağdat Seferinde de Osmanlı ordusu Bağdat dışında bekletildi. Hiçbir şeye zarar verilmedi. Keşke bu eserler İstanbul'a getirilseydi. Böylece medeniyet düşmanı ABD'nin yağmasından kurtulurdu.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.