Tekel'in özelleştirilmesi

AKP iktidarının bu yıl özelleştirmeyi planladığı 2 dev kuruluş TEKEL ve TÜPRAŞ'tır. Tekel'in sigara ve içki bölümü ayrı ayrı özelleştirilecektir. Vaktiyle 12 Şubat 2001 tarihli gazetelerde Tek Gıda-İş Sendikası Genel Sekreteri Hüseyin Karakaş'ın şu beyanı yer alıyordu: "TEKEL bir dev. Öylesine bir dev ki, tek başına 2 katrilyon liraya yakın kamuya kaynak aktarıyor. Günde 9 trilyon lira kasasına giriyor. Böyle muhteşem bir gelir doğrudan devletin elindedir. Bu para makinasından vazgeçmek için insanın ya deli ya da kör olması gerekir. Devlet bir yandan gelirim yok diye kıvranıyor. Borç üstüne borç yapıyor. Sonra da bir günde 9 trilyon lira kazandığı işletmesini elinden çıkarmaya bakıyor." Evet, IMF'nin rol aldığı her ülke ekonomide felaket yaşamıştır. TEKEL, IMF'nin baskısı ve AB'ye uyum yasalarına göre özelleştirilmektedir. TEKEL ürünleri ile diğer mamüller bir tutulamaz. Yalnız sigara yüzünden her yıl 200 bin kişi, bu rakama alkol ve uyuşturucudan ölenler de ilave edilince yıllık 350 bin insan ölmektedir. Bu rakam bir ülke için çok şey ifade eder. Çünkü 10 yıllık terör neticesi ölen 35 binin 10 mislidir. TEKEL özelleştirilirse alkol ve sigara tüketimi çığ gibi artacaktır. Son araştırmalara göre ülkemizde 30 milyon sigara tiryakisi, 25 milyon alkol kullanan, -ki bunun 7 milyonu alkol bağımlısıdır- ayrıca 6 milyon ilaç bağımlısı vardır. 1930 yılında kişi başına 10 paket sigara ve 1 litre alkollü içki düşüyordu. Bugün ise her ikisinde tüketim 15 misli artmıştır. Tekrar ediyorum. Bu kurum özelleştirilirse bu rakamlar çok çok ehven kalacaktır. Tüketimin artış sebebi Alkol ve sigara tüketimindeki artışın itici gücü 1960'lı yıllarda ülkemizde kurulan yabancı sermayeli bira, şarap şirketleri ve onların büyük ölçüde yaptığı reklam faaliyetleri ve devletin bunlara verdiği destek ve TEKEL'in de bu yarışa katılmış olmasıdır. Hiçbir devlet halkının maddi ve manevi tahribatı üzerinden kazanç elde etmek istemez. Bunun için de alkol ve sigara bağımlılarına yetecek kadar üretilmesi gerekir. IMF, AB ve ABD'nin baskısı ile TEKEL'in özelleştirilmesi bu ülkeye yapılacak en büyük kötülüktür. Ayrıca tütün ve alkol bölümlerine yapılan teklifler son derece azdır. CİTİGROUP ve İş Yatırım'ın ortak hazırladığı rapora göre sadece tütün bölümünün değeri en az 7 milyar 300 milyon dolardır. Teklifler bunun dörtte biri bile değildir. 144 yıllık bir müessese ölü eşek fiyatına satılmamalıdır. Son pişmanlık faydasızdır TEKEL'in tütün bölümünün özelleştirilmesi basit bir hadise değildir. Türk tütünü tarihe karışacaktır. Tütün tarımının yapısı ve sigara tiryakilerinin alışkanlığı değişecektir. Özelleştirmeden sonra Türkiye hurda makina mezarlığına dönüşecektir. Kaldı ki TEKEL sigarada 2002'de yüzde 67 ile pazarın lideridir. Sigara pazarında 110 milyar sigara ile Rusya ve Almanya'dan sonra Avrupa üçüncüsüyüz. Dünya devleri Philip Morris, British American Tobacco ve İmperial Tobacco Türkiye pazarını istila edecektir. Ülkemizde 450 bin çiftçi ailesi ve 250 bin ton tütün üretimi zarar görecektir. Kıraç arazide tek üretim tütün idi. IMF'nin baskısıyla en az zararlı Türk tütünü, uyuşturucu özelliği taşıyan Virginia ve Bürley tipi tütüne feda edildi. Yine IMF baskısıyla tütünde destekleme alımları kaldırıldı. Sözleşmeli düzene geçildi. Köylü mağdur edildi. Tüccarın menfaatı ön plana geçti. Kaybeden Türkiye oldu!..