Terör bahanesi!

A -
A +

The Guardian" gazetesinin 28 Ağustos 2003 tarihli "Saldırganlığa Bahane; Terör" başlıklı yazısında Naomi Klein önemli noktalara temas etmektedir. Endonezya Güvenlik Bakanı Susila Bambang Yudhoyuno, Cakarta'daki Marriot Oteli'nde yapılan saldırının bilançosunu açıklarken, otelden hâlâ dumanlar tütüyordu. Bakan olayı şu sözlerle ifade etti: (İnsan hakları ihlallerine dair tenkit getirenler, bombalı saldırının kurbanlarının bütün insan hakları meselesinden daha önemli olduğunu anlamalıdır.) ABD Başkanı Bush'un sözüm ona teröre karşı savaşının ardındaki felsefeyi yukarıdaki cümleden daha iyi özetleyen bir ifade bulmak zor. Terörizm sadece binaları havaya uçurmaz. Siyasi haritada yer alan bütün unsurları yerle bir eder. Terörizm mevhumu (ister gerçek olsun ister abartılmış olsun) dünyanın dört bir köşesindeki yönetimlerin insan hakları ihlallerinden paçayı kurtarmalarını sağlayan bir dokunulmazlık zırhı haline geldi." Teröre karşı savaş bütün bağımsızlık savaşı verenlere, muhalefet hareketlerine, istenmeyen göçmenlere, sinir bozucu insan hakları savunucularına ve ele avuca gelmeyen araştırmacı gazetecilere pekala uygulanabilir. Maske hep aynı "Bush'un sunduğu malın üzerine atlayan ilk isim, İsrail Başbakanı Şaron oldu... Şaron işgal altındaki topraklara, zeytin ağaçlarını deviren buldozerler, sivillerin evlerini dümdüz eden tanklar göndermekte hiç gecikmedi..." İspanya Başbakanı Jose Maria Aznar, Bask Bağımsızlık hareketi ETA'ya savaş açtı. Bask dilinde yayın yapan gazete ve dergilerin kapısına kilit vurdu. Anlaşmayı değil, yok etmeyi tercih etti. Ve Bush'tan destek aldı. Gürcistan kanunsuz olarak 4 Çeçeni Ruslara teslim etti. Şevardnadze, Bush'un ağzı ile konuştu. "Teröre karşı savaşın önemi göz önüne alındığında insan haklarına dair uluslararası teşkilatlar nispeten bir kenara bırakılabilir." Putin ise Bush'a verdiği destek karşılığı Çeçenistan'da dünya tarihinin en korkunç soykırımının şiddetini arttırdı. Hindular, Bush amcalarının desteği ile Keşmir'de soykırım hızını arttırdılar. Çin'e gelince Doğu Türkistan'da dünya tarihinin en iğrenç zulmünü misline katladı. Filipin'in Devlet Başkanı Gloria Arroyo, Moro bölgesinde ABD askerleri ile birlikte 90 bin Müslüman'ı yerinden yurdundan etti. Afganistan ve münhasıran Irak'ta Müslüman katliamı giderek artıyor. Ölen neden hep Müslüman?!. Tesadüf mü tevafuk mu? Öldürülenlerin hepsi Müslüman, 11 Eylül saldırısından sonra Bush "Haçlı Seferi başlattık" sözü dil sürçmesi değil meğer gerçekmiş. Ve dünyadaki bütün terör örgütlerinin beyni (PKK dahil CIA, MOSSAD, MI6, MI4) süper güç istihbaratı olduğu görülür. ABD ve yandaşları terörü yaptırıyorlar. Sonra bu terörü bahane ederek saldırı, işgal zulüm, soykırım yapıyorlar. Peki masum insanları bu terörden kim koruyacak?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.