Tütün dosyası

Şu anda ülkelerin işgalinde (ordular ve silahlar)ın yerini dolar, mark ve diğerleri almıştır. Ülkeleri çok uluslu şirketler işgal etmektedir. Hatta sahnede düşman ve istenmeyen rolünde görünen ve daha doğrusu kullanılan ABD ve AB bile çok uluslu şirketlerin işgali altındadır. IMF'ye gelince Ankara Ticaret Odası Başkanı'na göre çok uluslu şirketlerin (çek-senet mafyası)dır. Globalleşme, (küreselleşme), serbest piyasa ekonomisi 21. asır sömürgeciliğinin maskesidir. Çok uluslu şirketlerin son günlerde 2 hedefi vardır. Bunlar, Arjantin ve Türkiye. Zavallı Arjantin özelleştirme maskesi ile çok uluslu şirketlerin işgali altına alınmıştır. Sırada Türkiye vardır. Ve Türkiye hızla çok uluslu şirketlerin işgaline uğramakta, hatta bazı bürokrat ve politikacılar tarafından peşkeş çekilmektedir. Bazı medya ise, IMF'ye verilen niyet mektubuna muhalefeti suç saymakta, adeta IMF putlaştırılmaktadır. IMF çok uluslu şirketlerin bir kuruluşudur ve vazifesi o ülkenin ekonomisini çökerterek, o ülke varlıklarını, hazinelerini özelleştirme maskesi altında ölü eşek fiyatına satın almak ve o ülkeyi pazar haline getirmektir. Şimdi IMF'ye muhalefet edenleri yakında Türk Milleti milli kahraman ve IMF'ye uyanları en azından gaflet içinde olanları suçlayacaktır. ABD ve AB'nin şeker stokları Türkiye pazarında erisin diye şeker kanunu çıkarıldı. Kanun virgülüne kadar IMF, yani ABD'den gelen faksa göre çıkarıldı. Pancar üreticisi ve şeker fabrikası işçisi perişan edildi. Şimdi tütün kanunu ile en az 600 bin (aile) tütün üreticisi ve sigara fabrika işçileri, ABD tütünü menfaatına sefalete itiliyor. Yüksel Yalova keşke taviz vermeseydi. İlk çıkışını devam ettirseydi. Ancak ABD tütünü adına Yüksel Yalova bir nevi azledildi. İstifaya mecbur bırakıldı. "Egemenlik kayıtsız şartsız IMF'nin ve bunun arkasındaki çok uluslu şirketlerindir" diyenlere hak veriyorum. Türkiye üzerinde karanlık oyunlar oynanıyor. İktidar ve bazı anayasal kuruluşlar maalesef bu tuzağı göremiyorlar. Haçlı seferlerinin yapamadığı tahribatı şu anda IMF, Dünya Bankası, ABD ve AB yapmaktadır. Türkiye ne hale düşürüldü ki, 10 milyar dolar (muhtelif fasılalarla) gönderilecek diye, ülke adeta satılığa çıkarıldı. Telekom, şeker, tütün, TEKEL, Manavgat ve yakında Kuzey Irak'ta Kürt Devleti, Ege'de 12 mil, Kıbrıslı Rumların AB'ye tam üyeliği ile Hıristiyan Batı ve Siyonizm emperyalizmi Türkiye'ye savaş açmıştır. Avrupa Konseyinin Danimarka'da 5071 bilim adamının katıldığı bir toplantısı yapıldı. Bu toplantının açış konuşmasını yapan "Gaumand" aynen şunları şöyledi, (ilave ve çıkarma asla yapmıyorum): "Sizi bir konuda uyarıyorum. Avrupa Birliğinin önünde büyük bir düşman vardır. Bu düşman sadece ekonomik bir düşman değil, askeri bir düşmandır. Bu düşman Türkiye'dir. Avrupa Birliği önümüzdeki 5 yıl içinde şu veya bu şekilde pasifize edilmeli ve ekonomisi çökertilmelidir." Bu sözleri hiç bir yetkili tekzip edemez. IMF bu ekonomik çöküntüyü yapmaktadır. Derviş'in hazırladığı programda, memur, çiftçi, esnaf, işçi velhasıl halk hatta emniyet güçleri bile dışlanmıştır. Telekom, bor, tütün, şeker, TEKEL, Manavgat ve diğer hazinelerimizin özelleştirilme maskesi altında yok fiyatına çok uluslu şirketlere satılması ülkemizin sömürge haline gelmesi demektir. Ey Şerefli Türk Milleti, Batı afyonu ile uyutuldun! Bu gaflet uykusundan ne zaman uyanacaksın?