Tütün Yasası Anadolu'yu yakacak

Açık söyleyeyim, kesinlikle özelleştirmeye karşı değilim. Ama "özelleştirme, küreselleşme" maskesi altında, Türkiye'nin zenginliklerinin çok uluslu şirketlere ölü eşek fiyatına peşkeş edilmesine susamam! Kaldı ki kâr getiren KİT'leri satmanın mantıki izahı yoktur. Tek Gıda-İş Sendikası Genel Başkanı ve Türk-İş Sendikası Genel Sekreteri Hüseyin Karakuş "TEKEL, bir dev, öylesine bir dev ki, kamuya tek başına 2 katrilyon liraya yakın kaynak aktarıyor. Günde 17 trilyon lira kasasına giriyor. Böyle muhteşem bir gelir doğrudan devletin elindedir. Bu para makinesinden vazgeçmek için insanın ya deli ya da kör olması gerekir. Devlet bir yandan "gelirim yok" diye kıvranıyor, borç üstüne borç yapıyor. Sonra da bir günde 17 trilyon lira kazandığı işletmesini "IMF istedi" diye çok uluslu şirketler için elinden çıkarmaya bakıyor" diyerek oynanan oyuna işaret ediyor. Amerikan tütünü, Tütün kanunu ile Türkiye'ye hakim olacak. Sigaranın zararı ortada. Amerikan sigaralarındaki kanserojen maddeler bizimkilerden tam 16 kat fazla. Türkiyeyi IMF mi yönetiyor? Tütün Kanunu'yla Türkiye'nin hem ekonomik hem sağlık yönünden "intihar" ettiğini söyleyen Hukukçu ve Siyaset Bilimcisi Prof. Dr. Çetin Yetkin'e göre: "İngiltere, Fransa ve Amerika'nın resmi silah satışından para, resmi tütün satışlarından aldıklarından azdı. Şimdi adamlar silah satmak için sağda ve solda savaş çıkarıyorlar. Bu yasayla tütün üretimi azaltılıyor. Belli bölgelerde üretim yapılmayacak. Üretim yapılırsa hapis cezası geliyor. Osmanlıdan var olan ihracat maddesini yok ediyoruz. Düyun-ı Umumiye alacaklarını almak için ilk koyduğu Türkiye'deki tütün geliriydi." 31 Mayıs 2001 tarihinde Türkiye Ziraat Odaları Birliği'nde tütün yasasını tenkit ettiği için bir bakanı istifaya zorladılar. IMF'nin istekleri kayıtsız şartsız yerine getiriliyor. Bankalar, Telekom, şeker ve tütün kanunu bir nevi sömürge ülkelerdeki kanunlar özelliğindedir. Ülkenin değil ülke dışındakilerin menfaati ön plandadır. 'Yeşilay'cıyım ama... Benim tütüne ne kadar mesafeli olduğumu yakınlarım iyi bilir. Hatta 1979'dan bu yana Yeşilay Dergisi'nin Yazıişleri Müdürü ve Yeşilay Cemiyeti'nde Genel Sekreter olarak alkol ve uyuşturucu gibi sigara ile de mücadele içindeyim. Ama bu mesele 600 bin aile (Tütün üreticisi), 38 bin tekel personeli ve 175 bin dağıtıcı ve 250 bin bayinin geçim meselesidir. IMF Türkiye'yi esir almak istiyor. Türkiye'nin Ortadoğu'nun hayvan, sebze ve meyve kaynağı olması önlendiği gibi, şimdi üretmeden tüketen ülke haline döndürülmekte her konuda Batı'ya muhtaç hale getirilmektedir. Yakın bir zamana kadar ihraç ettiğimiz mercimek, nohut, pirinç, mısır, fasulye, barbunya, bakla, buğday ve ayçiçeğini şimdi satın alıyoruz. Yakında patates, kayısı, fındık ve çay ithal edeceğiz. ABD çiftçisi sevinçten dört köşe oldu. Hele Tütün Kanunu (Halk arasındaki ifadesiyle Marlboro Yasası) çıksın, çiftçimizin ölüm fermanı boynuna asılacaktır. Bu kanun ile Türk tütünü ve sigarası müzelik olacak. Gelin size bir büyük tavsiyesinde bulunayım; yıllar sonra müzayedelerde para kazanmak isteyen kenara birkaç paket sigara atsın!..