7 Haziran seçimleri, Türkiye'yi Orta Doğu'dan dışlamak ve ekonomik gelişmesini önlemek isteyenler ile iktidar arasındaki mücadeledir. Başka bir ifade ile; millî ve manevî değerleri savunanlarla, karşı olanların, Yeni Türkiye isteyenlerle vesayet rejimi taraftarlarının mücadelesidir. Bağımsız Türkiye yerine ABD, AB, İsrail, İngiltere ve Almanya'nın güdümünde dış politikası ve ekonomisi bunlara entegre edilmiş bir Türkiye isteyenler arasında yaşanmaktadır. Kılıçdaroğlu bile bir konuşmasında "koalisyon, meseleleri halletmez" itirafında bulunmuştur. Siyasi ve ekonomik istikrar ile karşı olanların mücadelesidir.
CHP, MHP, HDP, PKK, Kandil, "Merkez Medya", DHKP-C, Paralel Yapı, faiz lobisi Türkiye'nin dizleri üzerine çökerek, ellerini açmasını ve dilenmesini istemektedir. Son 13 yılda Türkiye başta dış politika ve ekonomi olmak üzere, turizm, Ar-Ge, sanayi, tarım, savunma sanayi ve ihracatta Batı'nın rakibi olmuştur.
Türkiye'yi 2002 öncesine getirmek için dışardan ve içerden postmodern savaş açılmıştır. Seçmen yerini tayin etmelidir! Allahü teala ülkeyi şer güçlerden korusun. (Amin) AK Parti iktidar olmazsa 2 ihtimal vardır. Ya koalisyon ya yeniden seçim. Bu iki ihtimal de felaket demektir. Koalisyon demek kaos demektir. 2002 öncesi koalisyonlarda ülke yüzde 30 fakirleşmiştir.
2002 öncesinde bankalar soyuldu ve AK Parti iktidarı 45 milyar dolarlık yolsuzluğu ödedi. Ayrıca memur ve işçilerin konut edinme fonunu "iç eden" koalisyonlardan kalan 15 milyar dolarlık borcu da AK Parti iktidarı ödemiştir.
Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti 1699 Karlofça Antlaşmasından 2008 IMF ile irtibatı kesinceye kadar bağımsız değildi. Dış güçler ve içerdeki oligarşik grup, ülkeyi yeniden vesayetine almak istemektedir. Bu ülkeye hizmet edenlere Siyonizm ve emrindeki Batı hep aleyhte kampanya başlatmıştır. Sultan Abdülaziz Han ülkeye hizmet etti ve donanmayı güçlendirdi. İngilizlerin adamı Mithat ve Avni Paşa liderliğindeki cunta Sultan Abdülaziz Han'ı şehit etti.
Osmanlıyı 33 sene bir karış toprak kaybetmeden idare eden, borç almayan borç ödeyen ve Osmanlının her köşesinde sayısız eserler yaptıran Sultan Abdülhamid Han'ı İttihat ve Terakki denilen çapulcu kişiler Siyonist, Ermeni ve Balkanlar'daki çetelerle iş birliği yaparak tahtan indirdiler. Nihayetinde bu girişimden 10 yıl sonra Osmanlı yıkıldı.
Menderes demokrasi ve ekonomide çok hizmet yaptı ama sonuçta asıldı. Özal ülkeyi çağ atlattırdı ama onun da sonu zehirlenerek öldürülmek oldu! Ayrıca aleyhine kampanyalar açılmış idi. İnkârı mümkün olmayan gerçek Erdoğan, cumhuriyet devrinde en büyük hizmeti yapmıştı. Siyonizm emrindeki İsrail, ABD, AB, Almanya, Suriye, PKK, Kandil ve muhalefet Erdoğan'a bir nevi savaş açmıştır.
Asil Türk halkı; Tanzimattan bu yana Osmanlıya ve Türkiye'ye oyun tezgâhlayanlara karşı 'Oy'un ile bu 'oyun'u boz!.. Siyasi istikrarı ve ekonomik istikrarı tercih et. CHP İttihat ve Terakki'nin devamıdır. Ve bu asil milletin inancını, dilini ve 1000 yıllık Türk-İslam medeniyetini son derece tahrip etti. HDP ise Türkiye'nin değil, PKK ve Kandil'in siyasi görüntüsüdür. PKK ve Kandil ise asla ve asla Kürt hareketi değildir. Kürtleri kullanan yeri geldiğinde imha eden Ermeni ve Siyonizmin emrinde bir örgüttür.
Türkiye, Orta Doğu ve Balkanlar'da bölgesel güç olmaktan küresel güç olma yolunda hızla ilerlemektedir. Ancak bunun için en önemli parça, kardeş Türk halkı ile kardeş Kürt halkının kucaklaşmasıdır. Bu topraklarda bin yıllardır bu kucaklaşma zaten yaşanıyordu. Son 30 senedir, dünyayı yöneten emperyalist güçler bunu engellemek için PKK terör örgütünü kurmuştur. Bu konuda başarılı da olmuşlardır. Ancak bu iki kardeş halk, bugün gerçeği görmüş, binlerce yıl yaptığı gibi tekrar kucaklaşmanın, kardeş olmanın isteği içindedir.
İşte çözüm süreci dedikleri budur!..