‘Temiz olanları severim!'

A -
A +

İyi bir müslüman, her şeyden önce bedenen ve rûhen temiz kimsedir. Allahü teâlâ, Kur'ân-ı kerîmde çeşitli yerlerde meâlen, "Temiz olanları severim!" buyuruyor. Müslümanlar, câmilere, evlere ayakkabı ile girmez. Halılar, döşemeler, tozsuz, temiz olur. Her Müslümanın evinde eskiden beri hamam vardır. Kendileri, çamaşırları, yemekleri hep temiz olur. Fransızlar'ın Dünya'ya övündükleri Versay (Versailles) sarayında bir hamam yoktur. Orta Çağda, Paris'te oturan bir Fransız, sabahleyin kalktığı zaman, evinde bir abdesthâne olmadığı için, oturağa yaptığı pislik ile içme suyu şişesini berâberinde Sen (Seine) Nehri'ne götürür, o nehirden evvelâ içmek için su alır.Sonra pisliğini nehre dökerdi. Bu satırlar "İçme Suyu" (L'Eau Potable) adlı bir Fransız eserinden aynen alınmıştır. Kanûnî Sultân Süleyman zamanında İstanbul'a gelen bir Alman râhibi, 1560 târîhinde yazdığı bir eserde: "Buradaki temizliğe hayran oldum. Burada herkes günde beş defa yıkanır. Bütün dükkânlar tertemizdir. Sokaklarda pislik yoktur. Satıcıların elbiseleri üzerinde ufak bir leke bile bulunmaz. Ayrıca ismine (hamam) dedikleri ve içinde sıcak su bulunan binâlar vardır ki, buraya gelenler, bütün bedenlerini yıkarlar. Hâlbuki bizde insanlar pistir, yıkanmasını bilmezler" demektedir. Avrupa'da yıkanmak ancak asırlardan sonra müslümânlardan öğrenilmiştir. Bugün ise, müslümân diyârları denilen yerlerde seyahat eden yabancılar, neşrettikleri kitâblarda: (Her taraf pislik içindedir. Yerler tükürük ile doludur. Ötede beride toplanmış süprüntü ve ölmüş hayvan leşlerine rastgelinir. İnsan, böyle bir doğu memleketinden geçerken, iğreniyor ve müslümânların iddiâ ettikleri gibi temiz olmadıklarını anlıyor) demektedirler. Bugün, İslâm devleti ismini taşıyan memleketlerde, îmân bilgileri bozulduğu gibi, temizliğe de tam riâyet olunmamaktadır. Fakat bunda kabâhat, İslâm dîninde değil, İslâm dîninin esâsının temizlik olduğunu unutan kimselerdedir. Fakîrlik, pis olmak için bir mazeret teşkîl etmez. Bir insanın yere tükürmesinin, ortalığa pislik saçmasının para ile hiçbir ilgisi yoktur. Böyle pislik yapanlar, Allahın temizlik emrini unutan bedbahtlardır. Her müslüman, dînini iyi öğrense ve buna riâyet etmiş olsa, bu pislik hemen ortadan kalkar. O zaman, başka milletler, müslüman memleketlerini ziyâret ettiklerinde, tıpkı Orta Çağdaki müslümanlarda olduğu gibi, temizliğine hayran kalırlar.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.