Amellerini hep az görürlerdi

A -
A +

Allah adamları işledikleri amelleri gözlerinde büyütmezlerdi. Ne kadar çok ibadet etseler de yine bunu az görürlerdi. Onlar, cenab-ı Hakkın emirlerini hakkıyla ifa ettiklerine, sahip olunan nimetlerin şükrünün yapıldığına kani olmazlardı. Bu konuda kendilerine şu hadis-i şerifi esas alırlardı. Resulullah efendimiz mübarek ayakları şişinciye kadar namaz kılardı, kendisine, "Ey Allahın Resûlü, Allahü teâlâ sizin geçmiş ve gelecek günahınızı bağışlamışken, böyle mi yapıyorsunuz." denildi de; O şöyle buyurdu: "Şükredici bir kul olmıyayım mı?" Hazreti Mesrûk'un zevcesi şöyle dermiş: "Merhum, ayakları şişinceye kadar namazda kâim olurdu. Ben onun arkasında oturur, ona acıdığımdan ağlardım." Üveys el-Karânî hazretleri, uzun bir gecede bütün geceyi ihya ederdi. Rabbinin huzurunda gözyaşı döküp ağlamaktan kemiklerinin sızlamaya başladığını hissedinceye kadar başını secdeden kaldırmazdı. İmam-ı Mücahid zamanının âbidlerine dermiş ki: "Sizler, gerçek âbid değilsiniz. Biz öyle kimselere yetiştik ki, onlar, kırkından sonra yatağı dürüp yüklüğe kaldırır, hayatlarının sonuna kadar yanlarını yere koymazlardı." Kehmes bin Hasan, zaiflikten zor yürüyebilir bir hale gelinceye kadar namaza devam ederdi. Kendi kendine derdi ki: "Ey her şerrin durağı olan adam, kalk bakalım, bir başka ibadetin edâsına!.." Ömrünün sonlarına doğru iyice zayıflamıştı. Diyordu ki: "Ey Rabbim! Benim halim ne olacak?" Üveys el-Karânî hazretleri, kendisine uyku galebe çalınca birden sıçrar ve: "Allah'ım! kem gözden, nefis kötülüklerinden, doymayan mideden sana sığınırım!" derdi. İbni Cüveyriye anlatır: "Ben, gecelerini ibadetle geçiren birçok zatlara arkadaşlık ettim. Fakat Ebû Hanîfe kadar gecelerini en güzel bir şekilde İhyâ edeni görmedim. Tam altı ay onun yanında kaldım. Hiçbir gece yanını yere koyduğunu görmedim." İbni Mukâtil de şöyle derdi: "Ebû Hanîfe, kırk sene, yatsı abdesti ile sabah namazını kılmıştır." Esved bin Yezîd hazretleri, yazın sıcak günlerinde rengi sararıncaya kadar oruç tutardı. Kendisine: "Daha ne zamana kadar bedenine azâb edeceksin?" diyenlere, şu karşılığı vermiştir "Ben, ona azab etmiyorum. Ancak onun sonsuz ahıret rahatı ve iyiliği için bunu yapıyorum!" Tel: 0 212 - 454 38 21 www.mehmetoruc.com e-mail: mehmet.oruc@tg.com.tr

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.