Çok şükür yarın bir bayramı daha idrak etmiş olacağız. Bayram günleri sevinmek, neşelenmek lâzımdır. Peygamber efendimiz Medine'ye hicret edince, Medinelilerin cahiliye âdetlerinden kalma bayramları kutladıklarını görünce; "Allahü teâlâ size onlardan daha hayırlı iki bayram (Ramazan ve Kurban Bayramı) ihsan etti" buyurdu. Bayram günleri, günahların affedildiği, rahmet kapılarının açıldığı günlerdir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: "Rahmet kapıları dört gece açılır. O gecelerde yapılan dua, tövbe reddolmaz. Ramazan ve Kurban Bayramının birinci geceleri, Berat Gecesi ve Arefe Gecesi." Hazreti. Ebu Bekir, kızı hazreti Aişe validemizin evine gidince, iki hizmetçinin tef çalıp neşelendiklerini gördü. Ensar-ı kiramın kahramanlıklarını övüyor, destan söylüyorlardı. Hazreti Ebu Bekir, Resulullahın evinde böyle şey yapılmasının uygun olmayacağını bildirerek, onların susmalarını söyledi. Peygamber efendimiz buyurdu ki: "Ya Eba Bekir! Onlara mâni olma! Her kavmin bir bayramı vardır, bu da bizim bayramımızdır. Bayram sevinç günleridir." Müslümanı sevindirmek çok sevaptır. Bayramlar, Müslümanların birbirini sevindirmesine birer vesiledir. Bayram günleri şunları yapmak sünnettir: Erken kalkmak, gusül abdesti almak, misvak ile dişleri temizlemek, güzel koku sürünmek, yeni ve temiz elbise giyerek, sevindiğini belli etmek, kurban kesen, o gün ilk olarak kurban eti yemek, o gün yüzük takmak, camiye erken ve yürüyerek gitmek ve dönüşte başka yoldan gelmek. Çünkü, ibadet yapılan yerler ve ibadet için gidip-gelinen yollar, kıyamet günü şahitlik edeceklerdir. Bayram tekbirlerini, Kurban Bayramında cehren, açıktan söylemek, müminleri güler yüzle ve "Selamün aleyküm" diyerek karşılamak, fakirlere çok sadaka vermek, İslâmiyeti doğru olarak yaymak için çalışanlara yardım etmek, dargın olanları barıştırmak, akrabayı ve din kardeşlerini ziyaret etmek, onlara hediye götürmek ve erkeklerin, kabirleri ziyaret etmeleri de sünnettir. Teşrik tekbirleri Arefe günü, yani bugün sabah namazından, dördüncü günü ikindi namazına kadar, yirmiüç vakitte, hacıların ve hacca gitmeyenlerin, erkek-kadın herkesin, cemaat ile kılsın veya yalnız kılsın, farz namazda veya bu bayramdaki farzlardan birini, yine bu bayram günlerinden birinde kaza edince, selam verir vermez, "Allahümme entesselam..." demeden evvel, bir kere "Tekbir-i teşrik" okuması vaciptir. Teşrik tekbiri olarak, "Allahü ekber, Allahü ekber. Lâ ilâhe illallah. Vallahü ekber, Allahü ekber ve lillahil-hamd" denir. Cuma namazlarından sonra da okunur. Bayram namazından sonra okumak müstehaptır. Cenaze namazından sonra okunmaz. Camiden çıktıktan veya konuştuktan sonra okumak lâzım değildir. İmam, tekbiri unutursa, cemaat terk etmez. Erkekler yüksek sesle okuyabilir. Bayram namazı Bayram namazı iki rekâttir. Cemaatle kılınır, yalnız kılınmaz. Birinci rekâtte Sübhaneke'den sonra eller üç defa kulaklara kaldırılıp, her defasında tekbir getirilir ve iki yana uzatılır, üçüncüsünde, göbek altına bağlanır. Sonra Fatiha ve zamm-ı sure okunup, rükû ve secdeler yapılır. Ayağa kalkılarak, ikinci rekâtte Fatiha ve zamm-ı sure okunduktan sonra, iki el yine üç kere kulaklara götürülür ve her defasında tekbir getirilir. Üçüncüde de, eller yana salınır. Dördüncü tekbirde, eller kaldırılmayıp, rükûya eğilinir. Secdeler yapılır ve oturulup Ettehıyyatü ve Salevat duâlarından sonra selam verilir. Bu vesile ile bütün okuyucularımızın bayramlarını tebrik eder, daha nice bayramlara sıhhat ve afiyet içinde kuvuşmaları için Cenab-ı Hakktan niyaz ederim.