Dün, bir Müslümanın yirmi dört saatlik zaman diliminde yapması lazım olan şeyleri özetlemeye çalışmıştık. Yapılmasını bildirdiğimiz hususlar, yapılması gereken en az şeylerdir. Bunları da yapmamak, bir Müslüman için utanılacak bir durumdur. Çünkü, bildirdiğimiz hususlar toplam yarım saati geçmez. Yirmi dört satlik bir zaman diliminde, yarım saatini; Cenab-ı Hakkı anmaya, tesbih, istigfar ve duaya ayırmamak sahip olduğumuz nimetlerin şükrünü yapmamak, hamd etmemek manasına gelir ki, bu bizim için büyük tehlike demektir. Dün bildirdiğimiz hususlar, zamanı kısıtlı mesaisi ağır kimselerin, icabında yolda gelirken giderken okuyabileceği dua ve tesbihlerdir. Durumu, zamanı müsait kimseler bunlarla yetinmeyip daha çoğunu yapmalıdır. Dünkülere ilave olarak şunlar okunmalıdır: Her sabah-akşam bir kere "Allahümme mâ esbaha bî min ni'metin ev bi-ehadin min halkıke, fe minke vahdeke, lâ şerîke leke, fe lekel hamdü ve lekeşşükr" demeli ve akşam (Mâ esbaha) yerine (Mâ emsâ) diyerek, hepsini aynen okumalıdır. [Allahım! Senin nimetlerinle, yarattıklarınla sabahladım (akşamladım). Bu (nimet) yalnızca sendendir. Senin ortağın yoktur. Hamd ve şükr sanadır.] Hamd ve şükür için her gün şu duâlar da okunmalıdır: "El-hamdü-lillâhi dâimen ve alâ külli hâl ve E'ûzü billâhi min hâl-i ehlinnâr", [Hamd, her halde ve dâimâ Allaha mahsustur. Ateş (Cehennem) ehlinin hâlinden Allaha sığınırım.] "Elhamdülillahi alâ ni'metil islâm. Ve alâ tevfîkil îmân. Ve alâ hidâyetil rahmân." [İslâm nimeti ve doğru iman ve doğru yolda bulundurduğu için Allah'a hamd olsun.] Af, mağfiret ve âfiyet için çok duâ etmelidir. Bunların hepsini ihtivâ eden çok kıymetli duâ, "Allahümme rabbenâ âtinâ fi'd-dünyâ haseneten ve fi'l-âhıreti haseneten ve kınâ azâbennâr"dır. [Rabbimiz olan Allahım, bize dünyada ve âhirette iyilik ver. Bizi Cehennem azabından koru!] Kalbin muhafazası için "Allahümme, yâ mukallibelkulûb, sebbit kalbî, alâ dînik" duâsını okumalıdır. (Ey büyük Allahım! Kalbleri iyiden kötüye, kötüden iyiye çeviren, ancak sensin. Kalbimi, dîninde sâbit kıl, yâni dîninden döndürme, ayırma!) Her türlü zarardan ve şeytanın vesvesesinden korunmak için de şu her gün şu duaları okumak lazımdır: "Yâ Allah-ür-rakîb-ül-hafîz-ür-rahîm. Yâ Allah-ül-hayy-ül-halîm-ül'azîm-ür-raûf-ül-kerîm. Yâ Allah-ül-hayy-ül-kayyûm-ül-kâimü alâ külli nefsin bimâ kesebet, hul beynî ve beyne adüvvî!" [Ey gözetici, koruyucu ve rahim olan Rabbim! Ey hayat, hilm, merhamet ve kerem sahibi Allahım! Ey diri, her şeyi varlıkta tutan, herkesin işlediğini mümkün kılan Allahım! Benimle düşmanım arasında perde ol!] "E'ûzü bi-kelimâtillâhit-tâmmâti min şerri külli şeytânin ve hâmmâtin ve min şerri külli aynin lâmmetin." [Allahım! Her türlü şeytanın ve zararlı haşeratın şerrinden ve kötü gözlerin ve cin çarpmasının şerrinden senin noksansız kelâmlarına sığınırım!] Resûlullah şu duâyı çok okurdu: "Allahümme innî es'elükes-sıhhate vel-âfiyete vel-emânete ve hüsnel-hulkı ver-rıdâe bil-kaderi bi-rahmetike yâ erhamer-râhimîn". (Ya Rabbî! Senden, sıhhat ve âfiyet ve emânete hıyânet etmemek ve güzel ahlâk ve kaderden râzı olmak istiyorum. Ey merhamet sahiplerinin en merhametlisi! Merhametin hakkı için, bunları bana ver!) Ayrıca, her gün 25 defa "Allahümme bârik lî fil-mevt ve fi-mâ ba'del-mevt", [Allahım! Beni ölürken ve öldükten sonra koru!], 7 defa "Allahümme ecirnî minen-nâr" söylemeledir. [Allahım! Cehennem ateşinden beni koru!], "Allahümme innî eûzü bike min hemezâtiş-şeyâtîn" [Allahım! Şeytanların kışkırtmalarından sana sığınırım!] okumalıdır. Günde, kırk defa "Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü minez-zâlimîn" okumalıdır. [Senden başka ilah yoktur Seni tesbih ederim. Şüphesiz ben nefsime zulmedenlerden oldum (haksızlık ettim)] Her gün, "Allahümme erinel hakka hakkan verzuknâ ittibâ'ahu ve erinel bâtıla bâtılan verzuknâ ictinâbehu bi-hurmeti Seyyidil-beşer." (Yâ Rabbî! Doğruyu bize doğru olarak göster ve ona uymayı bize nasip et ve yanlış, bozuk olan şeylerin yanlış olduklarını bize göster ve onlardan sakınmamızı nasip et! İnsanların en üstünü hürmetine bu duâmızı kabûl buyur!). Her gün dua, tesbih ve istigfar okuyan, Cenab-ı Haktan gafil olmaz, aczini ve haddini bilir. Böyle bir kimse de Cenab-ı Hakkın sevgili kulu olur!