Kötü huylardan biri de tanımadığı, itikadını, yaşayışını bilmediği kimselerin peşinden gitmektir. Ehl-i sünnet âlimi olduğu anlaşılmayan kimsenin sözlerinin, kitaplarının ve kendisinin medh olunmasına, yaldızlı, ateşli propagandalara aldanarak, buna tâbi' olmak câiz değildir. Nasıl bir kimse olduğunu araştırmadan, onu güvendiği kimselere sormadan, i'tikâdında, sözlerinde ve ibâdetlerinde ona uymak, insanı felâkete götürür. Ehl-i sünnet âlimi olan hakîkî din adamlarının kabûl ve tasdîk etmediği kitaplardan ve sözlerden din bilgisi öğrenmeğe kalkışmamalıdır. Her din kitâbına uyarak ibâdet yapmak câiz değildir. Ehl-i sünnet olmayan din adamlarının kitaplarına ve sözlerine uymamalıdır. Âlim görünen ve din adamı denilen herkesin sözüne veya kitâbına uyarak amel etmek câiz değildir. Kıymetli kitaplardan toplanmış, tercüme edilmiş Ehl-i sünnet âlimlerinin yazdıkları (ilmihâl kitâbları)nı okumalıdır. Böyle tercüme edilmemiş, kafadan yazılmış ilmihâl kitaplarını ve uydurma tefsîrleri okumak, insanı dünya ve âhıret felâketlerine sürükler. Mesela, zamanımızdaki sinsi din düşmanlarının fikir babalarından olan Kazanlı Mûsâ Carullah, Kur'ân-ı kerîme ve hadîs-i şerîflere inanmayıp, yeni bir din uydurup, buna İslâmiyet demektedir. Yaldızlı kelimelerle, Müslümanlara gerici, Ehl-i sünnet âlimlerine yobaz demektedir. Kur'ân ve hadîsler, bugünkü fen bilgileri ile yetişmiş olan gençlerin uyacakları bir din değildir diyerek, uydurduğu düşüncelerine din demekte, kitâbları ile gençleri aldatmaktadır. Bu tür zararlı kimselere aldanmamak için, kimin yolundan gittiğimize ve kimin kitaplarını okuduğumuza, dinimizi kimlerden öğrendiğimize dikkat etmemiz gerekir. Allaha imandan sonra, ibâdetlerin, üstünlüklerin en kıymetlisi, Ehl-i sünnet i'tikâdında olmaktır. Ehl-i sünnet demek, i'tikâdda ve söylemekte ve her işte ve ibâdetlerde ve insanlara karşı yapılan işlerde, Muhammed aleyhisselâmın sünnetine, yani yoluna ve Eshâb-ı kirâma ve Tâbiînin ve daha sonra gelen Ehl-i sünnet âlimlerinin icmâ'ına, yani söz birliğine uymaktır. Bunların yolunu, fıkh ve ilmihâl kitaplarından okuyup öğrenmek lâzımdır. Hakîkî Müslüman, bu yolda olanlardır. Müslümanların çoğu nefslerine ve kısa akıllarına, kendi görüşlerine uyarak, Ehl-i sünnet âlimlerinin yolundan ayrılmışlar, (bid'at ehli) olmuşlardır. Müslümanın en büyük vazifesi kendini, çoluk çocuğunu ve yakınlarını bozuk fırkalardan korumak olmalıdır.