Ceditçilerin fikirleri

A -
A +

Dün, Batı, özellikle de İngiliz patentli, Ceditçilik (Dinde reformculuk) hareketinin Rusya'daki Müslüman Türkler arasında nasıl ortaya çıktığından bahsetmiştim, bugün de bunların belli başlı fikirlerine değinmek istiyorum: 1- Bugüne kadar gelmiş geçmiş bütün alimler, bütün kitaplar, dört mezhebin fıkıh kitapları da dahil olmak üzere yok farz edilip din, Kur'an ve hadis ışığında yeniden yorumlanacak. 2- Dinin yeniden yorumlanmasında, İbni Teymiyye, İbni Kayyum el- Cezviye, Muhammed Abduh, Reşid Rıza, Cemalettin Efgani gibi reformcuların fikirlerinden ilham alınacak. 3- Medreseler yeniden yapılandırılacak; Batı ölçülerinde, eğitim reforma tabi tutulup Rusça okullarda mutlaka okutulacak. (İsmail Gaspıralı 1881'de yayınladığı, "Russkose Musulmanstvo" (Rus İslamı!) kitabında bu eğitimin temel unsurlarını bildirmektedir) 4- Dinde, akıl esas alınacak. Asırlardır devam eden Vahiy inancı yıkılacak. Bu konuda, Kindi, İbni Rüşt, Farabi, İbni Sina gibi felsefecilerin fikirlerinden ilham alınacak. 5- İbni Sina, İbni Rüşt, Farabi gibi felsefecilerin, "dünya, âlem ebedidir, sonsuzdur" görüşü benimsenecek. İmam-ı Gazali hazretleri taassupçulukla (Felsefecilerin bu fikirlerini çürütüp, onların küfre düştüklerini bildirdiği için) suçlanacak. 6- Ehli sünnet inancına; kelâm, itikat kitaplarının bildirdiği şekilde iman edilmesine ve yine fıkıh kitaplarında bildirildiği gibi amel, ibadet yapılmasına karşı çıkılacak. Herkesin, istediği gibi inanması ve istediği gibi ibadet yapması teşvik edilecek. (Herkes istediği gibi inanır, istediği gibi ibadet ederse ortada din diye bir şey kalmayacak; böylece bunlar da nihaî maksatlarına ulaşmış olacaklar.) 7- Kur'an-ı kerimde geçen, kafirlerin "ebedi" olarak Cehennemde kalacağı ifadesi, uzun süre manasında ele alınıp, Cehennemin sonsuz, olmadığı, kafirlerin de Cennete gireceği fikri savunulacak. (Halbuki sadece Kur'an-ı kerimde değil hadis-i şeriflerde de, kafirlerin ebedi, sonsuz olarak Cehennemde kalacağı bildirilmiş, 15 asırdır, bütün alimler, müminler böyle inanmışlardır. Vahyi değil aklı öne çıkarmalarının bir sebebi de budur. Herkes istediği gibi yorumlasın, din diye bir şey kalmasın.) 8- Kur'an-ı kerimin mutlaka tercümesinin yapılması ve namazlarda her millet kendi ana diline göre yapılan tercümeyi okuması savunulacak. (Carullah, bir makalesinde, tercümenin mukaddes bir vazife olduğunu hatta farz olduğunu dile getirmiştir. Kendisi de bir tercüme yapmış fakat bastıramamıştır. Bastırması için Cemal Kutay'a vermiş, daha sonra da bu tercüme kaybolmuştur. Cemal Kutay'ın ısrarla Türkçe ibadeti savunması fikri demek ki Carullah'tan geçmiş.) 9- Bunlara göre, ictihadın terk edilip belli bir mezhebe uyulması yanlıştır, her Müslümanın gücüne göre, ictihad yapması farzdır. (Mercani, daha da ileri gidip, hadis varken fıkıh kitapları ile amel etmenin küfür olduğunu söylemiştir. Curullah da, bir mezhebe uymanın, bu mezhebi, Kur'an yerine geçirmek olduğunu söylemiştir.) 10- Kadınlar ön plana çıkartılacak. Kadın ve erkeğin, nikahta, boşanmada, mirasta eşit hakka sahip olmaları gerekli olduğu, bazı âyetlerin geçerliliğini kaybettiği fikri savunulacak. 1-11 Mayıs 1917'de Moskova'da toplanan genel kurultay tutanaklarındaki şu ifade "Ceditçilerin" (Reformcuların) gerçek niyetlerini açıkca göstermektedir. "Efendiler, unutmayınız ki, Kur'anın bazı kuralları eskimiştir. Bunları tarihin malı saymak lazım." (Rusya'da Birinci Müslümanlar Kongresi Tutanakları-Kültür Bakanlığı Yayınları sh. 394) Ancak bu kurultaydan altı ay sonra, meydana gelen komünist ihtilali, reformcuların yaklaşık 70 yıllık çalışmalarını yerle bir etti. Böylece "Dinsizin hakkından imansız gelir" sözü bir kere daha gerçekleşmiş oldu. Yukarıdaki kararlar, bu iddialar sizlere, bugün ülkemizde din adına ahkam kesen bazı kimseleri hatırlattı zannederim. Çünkü aynı şeyleri tekrarlıyorlar. Bugün ülkemizde bu ve buna benzer sapık fikirleri, dinde reformu savunanların da aynı yolun yolcuları olduğunu unutmayalım!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.