Son yıllarda, gereksiz olarak birçok dini konu tartışmaya açılıyor; bilen bilmeyen herkes bir şey söylüyor; neticede haklı olarak halkımızın kafası karışıyor. Bu tartışmalardan birisi de, bugünkü Hıristiyanların ve Yahudilerin hak din olup olmadığı, mensuplarının Cennete gidip gitmeyeceği konusudur. Halbuki dinimiz 1400 yıl önce bu konudaki hükmünü bildirmiş, günümüze kadar da bu konu hiçbir zaman tartışma konusu olmamıştır. Zaman zaman bu köşede, bu zararlı tartışmaya son verilmesini ve yetkililerin bu konudaki dinimizin hükmünü bildirmelerini istemiştim. Diyanet İşleri Başkanlığı imzası ile Mail adresime bu konu ile ilgili tartışmalara son noktayı koyan, açık ve net bir açıklama geldi. Kendilerine teşekkür ederek, aynen yayınlıyorum: "Sayın Mehmet ORUÇ İslamiyet, kendinden önceki dinlerin hükmünü kaldırmıştır. Bu itibarla, hangi dine mensup bulunursa bulunsun, tüm insanlar İslam'a girmekle yükümlüdürler. Müslümanlar dışındaki kutsal kitap sahibi din mensupları için ehl-i kitap terimi kullanılır. Kur'an-ı kerîmdeki ehl-i kitap tabiriyle Yahudilerle Hıristiyanlar kastedilmektedir. Kur'an-ı kerîm de Hıristiyanların Hz. Muhammed (s.a.v.) ve O'na indirilen Kur'an-ı kerîme inanmadıkları ve Hz. İsa (a.s.)'ya, Allah'ın oğlu ve üçün üçüncüsü dediklerinden dolayı kâfir oldukları bildirilmektedir. Kuran-ı kerîmde, Yahudi ve Hıristiyanların bozuk inançları yüzünden imansız durumuna düşmeleri hakkında şöyle buyurulur: "Şüphesiz ki: 'Allah ancak Meryemoğlu İsa Mesih'tir', diyenler kâfir olmuşlardır. Ey Muhammed! Deki: Allah, Meryemoğlu İsa Mesih'i, anasını ve bütün yeryüzündekileri helâk etmek istese, O'na kim engel olabilir? Göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin mülkiyeti yalnız Allah'a aittir. O, dilediğini yaratır. Allah her şeye kadirdir" (el-Mâide, 5/17). Peygamberlik müessesesini kökten kabul etmemek veya herhangi bir peygamberin nübüvvetini inkâr da küfürdür. Bu yüzden diğer peygamberleri kabul etmekle birlikte Hz. İsa (a.s.) ve Hz. Muhammed (s.a.v.)'i Allah'ın (c.c.) elçisi olarak kabul etmeyen yahudiler, yine Hz. Muhammed (s.a.v.)'in peygamberliğini tanımayan Hıristiyanlar küfre düşmüşlerdir. Bir peygambere ilâhlık isnat etmek de küfürdür. Nitekim Hıristiyanlar Hz. İsa (a.s.)'nın Allah olduğunu söyledikleri için kâfir sayılmışlardır (bk. el-Mâide 5/17, 72). "Yahudiler; "Uzeyr Allah'ın oğludur" dediler. Hristiyanlar da: "Mesih (İsa) Allah'ı n oğludur" dediler. Bu, onların ağızlarıyla geveledikleri sözler olup, güya bununla, daha önce yaşayan inkarcıların sözlerini taklit ediyorlar" (et-Tevbe, 9/ 30). Bir kısmına işaret ettiğimiz bu âyetlerden açıkça anlaşılmaktadır ki, Allahü teâlânın varlığına ve birliğine, Hz. Muhammed (S.A.V.)"in O'nun kulu ve elçisi olduğuna ve Kur'an-ı kerîmdeki bütün esaslara, olduğu gibi iman etmeyen hiçbir kimse İslam inancına göre müslüman değildir. Hz. Muhammed (s.a.v.) Efendimizin peygamber olarak gönderilmesinden sonra bütün insanların ve bilhassa Yahudi ve Hıristiyanların kendi dinî kitapları gereğince Hz. Muhammed (S.A.V.)'in peygamberliğini tasdik edip İslam'ı kabul etmeleri gerekir. Aksi takdirde kendi kitaplarını ve dinlerini inkar etmiş olurlar. Bu itibarla Allah'ın varlığına ve birliğine, Hz. Muhammed (S.A.V.)'in O'nun kulu ve elçisi olduğuna ve Kur'an-ı kerîmdeki bütün esaslara, olduğu gibi iman etmeyen bir kimse İslam inancına göre cennete giremez. DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI"