İmâm-ı Begavî buyuruyor ki: Ma'lûmdur ki, yerlerin ve göklerin yaratanı Allahü teâlâ, Âdem aleyhisselâmdan beri, Peygamberlerine indirdiği yüzdört kitabın baş tarafında; Resûlullah Efendimizin ve Eshabının fazîletlerini beyan etmiştir. Allahü teala on suhuf Âdem aleyhisselama gönderdi. İlk suhufun başlangıcı Muhammed Mustafâ ve Çihâr yâr-i güzînin fadlı beyanında idi. Ondan sonra elli suhuf da Şit aleyhisselama gönderdi. Açık olarak ilk sahîfelerinde, Peygamber Efendimizin ve Dört Halifenin şeref ve fadlının beyanı vardı. Ondan sonra otuz suhuf da İdris aleyhisselama gönderdi. Bunun da başlangıcı yine Resûlullah Efendimizin ve Çihâr yâr-i güzînin ve Eshâb-ı kirâmın fadlı beyanındadır. Ondan sonra on suhuf da İbrâhîm Halîl aleyhisselama gönderdi. Bunun da başlangıcında aynı şekilde, onların fazîletleri açıklandı. Mûsâ aleyhisselama Tevrât'ı gönderdi. O büyük kitap içinde, birçok yerde Resûlullah Efendimizi ve Eshabını anlattı. Ebû Hüreyre rivâyet eder. Resûlullah Efendimiz, meâl-i şerîfi "Biz nidâ ettiğimizde, Tûr cânibinde sen olmadın" olan, Kasâs sûresinin 46'ncı âyet-i kerîmesinin tefsîrinde buyurur ki: Cebrâîl aleyhisselâm benim yanıma geldi. Allahü teâlânden selâm getirdi. Dedi ki; Hak celle ve şânühü buyurur ki: Ben Hüdâyım. Cümle eşyâya kâdirim. Mûsâ bin İmrân'a Tûr-i Sînâ'da vâsıtasız otuzbin kelime söyledim. Mûsâ'ya işittirdiğim otuz bin kelimenin yetmiş kelimesi Mûsâ hakkında ve ümmeti hakkında idi. Yirmidokuzbin dokuzyüzotuz kelimesi, yâ Muhammed, senin hakkında ve yârânın hakkında, Ebû Bekr-i Sıddîk ve Ömer-ül Fârûk ve Osmân-ı Zinnûreyn ve Ali Mürtedâ ve gayri eshâbın ve ümmetinin hakkında idi. Allahü teâlânın kelâmı kadîmdir. Ve azîmdir. Ve mecîddir. Ve kerîmdir, ezelî ve ebedîdir. Ve evveli ve âhiri yoktur. Başlaması ve bitmesi yoktur. Lâkin, Allahü teâlânın kelâmında bildirilen rakam, Mûsâ aleyhisselâmın duymasına, işitmesine nisbetledir. Zebûr'u Dâvud aleyhisselâma gönderdi. Orada da, Muhammed Mustafâ'nın ve Çihâr yâr-i güzînin üstünlüklerini bildirdi. İncîl'i Îsâ aleyhisselâma gönderdi. Resulullah Efendimiz ve Çihâr yâr-i güzînin üstünlüklerini orada da bildirdi. Fürkân-ı azîm-üş-şânı gönderdi. Kur'ân-ı azîm-üş-şândaki, Alak sûresinin beş âyetini, Allahü teâlâ Muhammed aleyhissalâtü vesselâm hazretlerinin şânı hakkında göndermiştir.