En güzel hediye

A -
A +

Medîneli çocuklar Resulullahın Medine'ye teşrifi dolayısıyla hem koşuyor, hem de sevinçle bağırarak etrafı çınlatıyorlardı. Çocuklar arasında en coşkulusu Hz. Enes idi. Ancak 9-10 yaşlarındaydı. Bütün varlığıyla koşuyor, sevinç çığlıkları atıyordu. Dikkatle bakmasına rağmen, ufukta âlemlerin Efendisini bir türlü göremedi. Nihayet Kusvâ adlı develeri üzerinde, Resûlullah efendimiz ve arkadaşları göründüler. Bu anı sabırsızlıkla bekleyen sayısız Müslüman, Medîne ufuklarında doğan Nûr'a doğru koştular. Cariye kadınlar ve içlerinde küçük Enes'in de bulunduğu çocuklar; - Vedâ tepelerinden ay doğdu üstümüze. - Buyurunuz yâ Resûlallah, bize buyurunuz. - Safâ geldiniz sevgili Peygamberimiz, safâlar getirdiniz... - Hürmet ve şerefle Sizi selâmlıyoruz, ey Allahın Sevgilisi. - İnşâallah Medîne'de, emniyet ve huzûra kavuşacak ve kavuşturacaksınız, gibi sözlerle Resûlullah efendimizi coşkuyla karşılıyorlardı. Medîne kurulduğu günden beri, böyle sevinçli ve heyecanlı anlar yaşamamıştı. Müslümanların çoğu Efendimizi; kendi evlerine götürmek, misâfir etmek şerefine erişmek istiyordu. Bu sebeple, Kusvâ'nın yularını yakalamaya çalışıyorlardı. Fakat sevgili Peygamberimiz buyurdu ki: "O'nu serbest bırakınız. Kimin evi önünde durursa, oraya misâfir oluruz, İnşâallah." En sonunda Ebû Eyyûb Hâlid bin Zeyd hazretleri, bu şerefe kavuştu. Efendimiz, bir müddet için, O mübârek zâtın evinde misâfir kaldılar. Artık bütün Medîneli Müslümanlar için, Resûlullaha hizmet yarışı başlamıştı. Herkes ellerinde ve evlerinde ne varsa, ikrâm ediyordu. Ümmü Süleym de, oğlu küçük Enes'in elinden tutarak; sevgili Peygamberimizin huzûruna gelerek dedi ki: "Yâ Resûlallah! Bizler zengin değiliz. Size takdim edecek, fazla bir şeyimiz yok. Ancak çok sevdiğimiz şu küçük oğlumuzu, hizmet etsin diye, size armağan ediyoruz. Lûtfen kabûl buyurunuz! " Peygamberimiz, bu içten gelen teklife pek memnun kaldılar. Küçük Enes'in başını okşayıp, duâ ettiler. Ana ve babasını kırmayıp, onu, yanlarına aldılar. Medîne dışında koşa koşa Efendimizi karşılayan bu küçük Müslüman, meğer kendi saâdetine doğru koşuyormuş! Böylece iki cihânın Efendisiyle, gece ve gündüz beraber olmak saâdetine kavuşmuş oldu...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.