"Eshâbım gökteki yıldızlar gibidir"

A -
A +

Ebû Sâid-i Hudrî'nin rivâyet ettiği hadîs-i şerifte, Peygamber Efendimiz buyurdular ki: "Size kelâm-ı kadîm ile bildirilenleri yapmanız lâzımdır. Amel etmemekte asla özrünüz makbûl değildir. Eğer Kitâbullahda olmazsa, benim sünnetim ile amel ediniz. Eğer benim sünnetimde de olmazsa, benim Eshâbımın söyledikleri ile amel etmekle meşgûl olunuz.Zîrâ, muhakkak benim eshâbım gökteki yıldızlar gibidir. Hangisine uyarsanız, hidâyet bulursunuz. Eshâbımın ihtilâfı size rahmettir." Resûl-i muhterem Efendimiz başka bir zamanda da, "Ümmetim arasında ihtilâf rahmettir." Yani ümmetimin âlimleri, dinin aslını muhâfaza etmekte gayretlidirler. "Kitap, Sünnet, İcmâ' ve Kıyâs"dan dışarı çıkmazlar. Eshâb-ı kirâmın ihtilâfında bizim için rahmet vardır. Onların herbirini sevmeliyiz ki, rahmete kavuşalım. Refî'üddîn'den sahîh rivâyet ile bildirildi. Resûlullah Efendimiz buyurdu ki: "Eğer Ebû Bekir'in fazîletlerini gök üzerine koysalar idi, ateş üzerinde tencerenin kaynaması gibi, göğün kaynamasını işitirdiniz. Hazreti Ömer, o kimsedir ki, heybeti meleklere tesîr eder. Hazreti Osmân o kimsedir ki, melekler gelip, Onun Kur'ân-ı kerîm okumasını dinlerler. Hazreti Ali o kimsedir ki, üzerinde yürüdüğü için yer onunla öğünür." Enes bin Mâlik'in bildirmiş olduğu hadîs-i şerifte, Resûlullah efendimiz hazretleri buyurdu ki: "Muhakkak benim havuzum için dört rükün vardır." Çihâr yâr-i güzîn olan Ebû Bekr, Ömer, Osmân, Alî'nin tasarrufundadır. Nebîlerden sonra, gelmiş ve gelecek bütün insanların üstünüdürler. Kevser havzının birinci rüknü Ebû Bekir'in elinde olur. İkinci rüknü Ömer'in elinde olur. Üçüncü rüknü Osman'ın elinde olur. Dördüncü rüknü Alî'nin elinde olur. Halk o gün susuz ve başı açık ve hasta ve yanmış olup, Havz-ı Kevser ile feryâdlarını gidermeğe, ferâhlamağa muhtâcdır. Her kim Ebû Bekir'i sever, Ömer'i sevmezse; o kimse Ebû Bekr-i Sıddîk hazretlerinin yanına gidip, su isterse, o kimseye su vermez. Her kim Ömer'i sevip, Ebû Bekir'i sevmezse, o kişi Hazreti Ömer'in yanına varınca, Hazreti Ömer, Ebû Bekir'i sevmeyene su vermez. Her kim Hazreti Osmân bin Affân'ı sevip, Hazreti Ali'yi sevmese, o kişi Hazreti Osman'ın yanına vardığında, Hazreti Osmân, Hazreti Ali'yi sevmiyene su vermez. Her kim Hazreti Ali'yi sevip, Hazreti Osman'ı sevmezse, Hazreti Osman'ı sevmeyen Hazreti Alî'nin yanına vardığında, Hazreti Ali, ona su vermez...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.