Batı'ya göre, sağlam bir kurumumuz vardı; bu da geleneklerimize sıkı sıkıya bağlı Türk ailesi idi. Fakat son yıllarda bu kurumumuz da büyük yaralar almaya başladı. Geleneksel aile yapımızdan hızla uzaklaşıyoruz. Geçenlerde, günlerce basını meşgul eden, çocuk kaçırma olayının perde arkasında yaşananlar ailenin içler acısı halini gözler önüne serdi; kimin eli kimin cebinde belli değil!.. Daha çok gençlerin ilgi gösterdiği meşhur bir "star" da, beş yıldır beraber yaşadığı bayan ile evlenmeyi düşünmediğini söyledikten sonra; "Ben evliliğe inanmam. Çocuk sahibi olacağım zaman evlenirim" diyerek sanat dünyasının bir kesiminin aileye bakışını ortaya koydu. Halbuki evlilik, aile sadece insanlara mahsus bir olgudur. İnsanın dışında hiçbir canlıda aile mefhumu yoktur. Beraberlikleri sadece nesillerini sürdürecek kadardır. İnsanlık aile ile başlar. Yüce kitabımız Kur'ân-ı kerimde bildirildiği gibi, aile bir erkek ile bir kadından ibarettir. Hucurat suresi on üçüncü ayet-i kerimesinde mealen: "Ey insanlar! Biz sizleri bir erkek ile bir kadından yarattık. Birbirinizle tanışmanız için milletlere ve kabilelere ayırdık" buyurulmaktadır. İnsanoğlunun, insani değerleri bırakıp hayvani özelliklere özenmesini anlamak mümkün değildir. Evliliği sadece cinsel ilişki olarak görmek, çocuk sahibi olmak için bir vasıta kabul etmek insanı tanımamanın, insanın hayvandan farklı olarak bir de ruhunun olduğunu bilmemenin alametidir. Evliliğin, ruhen ve bedenen insana verdiği sayısız faydalar vardır. Evlenmemiş kimselerin genelde kişiliği oturmamıştır, sağlam bir karaktere sahip değildirler. İnsaf sahibi her ilim adamı bunu açıkça ifade etmektedir. Tanınmış ilim adamlarımızdan Prof. Dr. Osman Müftüoğlu evliliğin, ailenin önemini bakınız nasıl dile getiriyor: "Evlilik, sadece bedensel sağlığımızı korumaz; duygusal ve zihinsel sağlığımızın korunmasında da önemli olduğunu gösteren yüzlerce bilimsel çalışma var. Bu çalışmaların ortak noktası, zihinsel sağlık için güçlü bir aile ve sosyal bağların çok önemli olduğudur. Evlilik, hayat kalitesi ve süresi üzerinde etkili bir faktördür. Özellikle erkeklerde evli olup olmamak, hayat kalitesini derinden etkiler. Evli erkekler, bekâr erkeklere oranla daha az hastalanır. Duygusal ve bedensel açıdan kendilerini daha iyi ve mutlu hissederler. Evlilik kurumunun her iki cinste de hayat süresi ve kalitesi üzerine olumlu etkileri olduğu muhakkak. Bekarlar, evlilere oranla daha kısa ömürlü oluyorlar. Yalnızlık hiçbir canlı için iyi değildir ama insanlar için dayanılması en güç durumlardan biridir. Güçlü aile, sosyal bağlar, yalnızlık duygusunu azaltır. Bazen sıradan kalabalıklar içindeyken bile rahatlamamız bundandır. Yaşınız ilerledikçe mükemmelliğe olan tutkunuz törpülenmekte, huzur anlayışınız sadeleşmektedir. Kişisel kusurlarınızı yaşlandıkça daha kolay fark eder, başkalarının kusurlarını sorunsuzca affedersiniz. Eğer iyi ilişkiler kurabilen biriyseniz ve yalnızlığınızı azaltabilecek güçlü sosyal bağlara sahipseniz, yaşlanma yolculuğunuz daha kolay ve neşeli olacaktır. Evlilik, yalnızlığı azaltmakta ve güçlü sosyal bağlar kurdurmakta çok güçlü bir çözümdür. Güvenebileceğiniz, birlikte yürüyebileceğiniz, paylaşabileceğiniz, geleceği birlikte planlayabileceğiniz, beraberce üretebileceğiniz, zorluklara birlikte katlanabileceğiniz bir hayat arkadaşınız varsa hayatınızın daha sağlıklı, keyifli, huzurlu ve rahat geçeceğinden hiç kuşkunuz olmasın." ------ Tel: 0 212 - 454 38 21 Faks: 0 212 - 454 38 29 www.mehmetoruc.com