İmâm-ı Begavî buyuruyor ki: Kur'ân-ı azîm-üş-şân ve bu îmân ni'meti, bütün Müslümanlar ve cümle mü'minler hakkında umûmîdir. Lâkin, hulefâ-i râşidîn, mürşid-i emîr-ül mü'minîn Ebû Bekr-i Sıddîk ve emîr-ül mü'minîn Ömer-ül Fârûk ve emîr-ül mü'minîn Osmân-ı zinnûreyn ve emîr-ül mü'minîn Aliyyül Mürtedâ hazretlerinin haklarında husûsîdir. Bunun delîlini Kur'ân-ı azîm-üş-şândan getireyim. "Gayba îmân eden kimseler" meâlindeki âyet-i kerîme, bütün mü'minler için umûmî, Ebû Bekr-i Sıddîk hakkında husûsîdir. "Namazlarını kılarlar" meâlindeki âyet-i kerîme, bütün mü'minler için umûmî, Hazreti Ömer-ül Fârûk hakkında husûsîdir. "Onlara verdiğimiz rızıklardan dağıtırlar" meâlindeki âyet-i kerîme, bütün mü'minler hakkında umûmîdir. Hazreti Osmân bin Affân hakkında husûsîdir. "Sana indirilen kitâba ve senden önce indirilenlere inananlar..." meâlindeki [Bekara sûresi 4] âyet-i kerîme, bütün mü'minler için umûmîdir. Hazreti Ali ibni Ebî Tâlib hakkında husûsîdir. Ebû Bekr-i Sıddîk'ın sehâveti [cömertliği], Allahü teâlânın muhabbetinde olduğu için, kabûl edip, âgâh olmak için; meâl-i şerîfi; "... Fakat, iyilik şu kimselerin iyiliğidir ki, Allahü teâlâya, Âhıret gününe, Meleklere, Kitâba, Peygamberlere inanır, sevdiği malını yakınlarına, yetîmlere, fakîrlere yolculara verir ve rikâbda sarf eder" olan Bekara sûresinin 177'nci âyet-i kerîmesinde buyurulmuştur. Bu âyet-i kerîmede bildirilen güzel vasıflar, Ebû Bekr-i Sıddîk'ta mevcut idi. Abdullah bin Mes'ûd buyurdu ki: Eğer ister isen sen de o dereceye nâil olmak, çok sevdiğin o malını, sıhhatin kemâlde iken, cimrilik yapmayıp, hâlisâne olarak; Allahü teâlâ için sadaka ver. Fakîr olmaktan korkma. Şükret, fakat öğünme. Hazreti Sıddîk-ı ekber bütün malını, mülkünü dîn-i İslam uğruna sarf etmiştir. Bu husûs birçok menkıbelerinde beyan olundu. Niçin mal yığarsın. Cânın hulkûma [rûhun gargaraya] geldiği ânda falana bu kadar verin; demenin kıymeti yoktur. Yukarıdaki âyet-i kerîme Hazreti Ebû Bekr-i Sıddîk hakkındadır. "Namazı kılar" meâli şerîfindeki âyet-i kerîme bütün namaz kılan mü'minler için umûmîdir. Hazreti Ömer hakkında husûsîdir. "Zekâtını verir" meâl-i şerîfindeki âyet-i kerîme, zekât veren bütün mü'minler için umûmîdir. Hazreti Osmân hakkında husûsîdir. "İnsana bilmediğini bildirdi" meâl-i şerîfindeki âyet-i kerîme; ahdinde vefâ gösteren bütün mü'minler için umûmîdir. Hazreti Ali hakkında husûsîdir.