Amr bin Âs hazretleri Müslüman olduktan sonra da kabiliyetini göstererek birçok savaşta üstün başarılar elde etmişti. Umman ve Benî Kudaa mürtedlerini yola getirmesi, Yermük Muharebesi gibi... Bir süre sonra Amr bin Âs, halîfe Hz. Ömer'den Mısır'ın fethi için izin istedi. İzin verilmesi üzerine hazırlıklara başladı. Amr bin Âs, ordusuyla önce Ferema şehrini fethetti. Sonra Bilbis'i ele geçirdi. Sonra, Tendonyas şehrine yürüdü. Şehrin yakınına vardıkları zaman, Mısır veliahtından elçi geldiğini gördüler. Gelen elçi, veliahtın kendisine elçi gönderilmesini, böylece sulh yapabileceğini söyleyince; Amr bin Âs birkaç lisan bilen Verdân adındaki Remleli hizmetçisini alarak yola çıktı. Saraya varınca, zırhlı ve silahlı askerlerin saf tuttuklarını gördü. Amr bin Âs, kılıcını kuşanmış ve at üzerinde içeri girmek isteyince, nöbetçiler mâni olmaya kalkıştılar. Bu durum karşısında Amr bin Âs dedi ki: - Veliahtınız bu şekilde kabûl ederse ne âlâ, yoksa geri dönüp giderim. Biz Müslümanlar müşrikler için atımızdan inmeyiz. Buraya gelmemizi veliaht istedi. Değilse bizim herhangi bir isteğimiz yoktu. Askerler, Amr bin Âs'ın sözlerini haber verince, Veliaht Arsütalis emir verdi: - Bırakınız, istediği gibi girsin! Nöbetçiler, Amr bin Âs'a, ne şekilde isterse öyle girebileceğini söylediler. Amr bin Âs, veliahtın bulunduğu avluya atı üzerinde girdi. Burada nöbetçilerin, kumandanların ve veliahtın tahtının bulunduğunu gördü. Hepsi gâyet güzel ve ziynetli giyinmişlerdi. Amr bin Âs onları böyle görünce tebessüm etti: "Size dünyada verilen şeyler, tekrar geri alınacak birkaç dünya menfaatidir. Hâlbuki Allahü teâlânın vahdaniyetine îmân edip işlerinde O'na tevekkül edenler için, Allahü teâlâ indinde olan şeyler daha hayırlı ve bâkidir, dâimidir" (Şurâ: 36) meâlindeki âyet-i kerîmeyi okudu ve atından indi. Bir eli atının dizgininde, diğeri de kılıcında idi. Yanlarına yürüyerek dört bir taraftaki süslere bakıp; "Eğer insanlar kâfirlerin dünyadaki refahına bakarak hırslanmasalar ve bu yüzden küfre rağbet etmeseler ve böylece tek bir ümmet hâline gelmeyecek olsalardı, biz O Rahmân'ı inkâr eden kimselerin evlerine gümüşten tavanlar ve üzerinde çıkacakları merdivenler yapardık" (Zuhrûf: 33) meâlindeki âyet-i kerîmeyi okudu...