Güzel bir bayram hatırası

A -
A +

Bayramlar, anne-babanın, akrabaların ziyaret edildiği ellerinin öpüldüğü günlerdir. Ayrıca, din büyüklerinin ziyaret edilip bayramlarını tebrik edip, hayır dualarının alındığı günlerdir. Bundan otuz yıl önce, ülkede terörün kol gezdiği, sevgi ve hoş görünün yerini düşmanlığın aldığı günlerde, 2001'de Cenab-ı Hakkın rahmetine tevdi ettiğimiz, son devir din büyüklerinden Hüseyin Hilmi Işık "Kuddise sirruh" hocamıza bayram ziyaretine gitmiştik. Bütün gayretimizle, köy köy dolaşıp, gerçek İslamı, İslamın güzel ahlakını, sevgiyi, kardeşliği anlatan kitapları sattığımız günlerdi... Bu ziyaretimizde şu nasihatlarda bulunmuşlardı bizlere: NİMETİN ŞÜKRÜNÜ YAPMAK "Rabbime şükürler olsun. İslamiyetin garib olduğu, kahhar sıfatının tecelli ettiği bir zamanda, onun dini için, aşk ile, gayret ile çalışan insanlara ne mutlu. İnanıyorum ki sizin hizmet için gittiğiniz yerlere melekler kanadını serdiler. Hadisi şerif bildiriyor bunu. "Ya Eba Hüreyre! Allahın dinini, Allahın kullarına öğret. Onları öğretmeye giderken bastığın yere, melekler kanatlarını serer. Gökteki melekler, yerdeki hayvanlar, gökteki kuşlar, denizdeki balıklar senin için dua ederler. Kıyamette sana öyle bir makam ihsan olunur ki, peygamberler gıbta ederler." diyor hadis-i şerif. Elhamdülillah. Bu müjdeye mazhar olan kardeşlerimizsiniz. Çok bahtiyarsınız kardeşim. Cenab-ı Hakkın bu nimetine karşı çok şükrediniz. Belki bu hizmetler esnasında çok sıkıntılar çektiniz, çok üzüldünüz, çok yese düştüğünüz anlar da oldu. Ama biliniz ki Eshabı kiramın, hatta enbiya-ı izamın çektiği sıkıntılar bunlardan daha fazlaydı. Bu sıkıntılar mücahidlerin aşkını, hevesini arttırır. Bu hizmetlerin devamını arzu ediyoruz. Nasıl devam eder bu? Çok kolay. Allahü teâlâ ne buyuruyor? "Nimetime şükrederseniz, arttırırım!" buyuruyor. Onun yolunda çalışmaktan, onun dinine hizmet etmekten büyük nimet olur mu? Bu nimetin devamı için şükredeceğiz. Evvela bizi bu hizmete sürükleyen kuvvetli imanımıza şükredeceğiz. İmana nasıl şükredilir? Ayet-i kerimeler bunu bildiriyor. Mesela ayet-i kerimede, "Ey müminler, ey imanla şereflenenler! Bu nimetin şükrünü ifa edebilmeniz için birbirinizi seviniz" buyuruyor. Ananızdan babanızdan kardeşinizden daha çok birbirinizi seviniz diyor. Evet, birbirimizi seveceğiz. Birbirimizin kalbini kırmamak için titreyeceğiz. Zaten müminin kalbini kırmak, kalbini incitmek haramdır. Hele böyle mübarek kardeşlerimizi incitmek, hele hele darılmak, münakaşa etmek. Allah muhafaza etsin. Bazen işitiyorum, falanca kardeşimizle falanca kardeşimiz birbirleriyle münakaşa etmiş, kalbleri kırılmış, konuşmuyorlarmış. Eyvah diyorum, gelecek için yese düşüyorum, ümidsizliğe kapılıyorum, çok üzülüyorum. Aman elhazer, elhazer, elhazer. Sakınalım. Birbirimizi incitmeyelim. "HERKESİN KUSURU VAR!" Evet, peygamberlerden maada herkesin kusuru var. Hepimizin hatta günahı var. Şu toplulukta günahı az olan da var, çok olan da var. Bana sorarsanız günahı çok olan hangimiz biliyor musunuz? Benim ben. Çünkü benim yaşım hepimizden daha çok. Günah zamanı çok olunca, günah da çok demektir. Evet, emin olunuz her biriniz ile müsafeha ederken kalbimden Rabbime yalvardım: Ya Rabbi diyorum, şu mübarek kardeşim hürmetine benim günahlarımı affet ya rabbi. Kalbimden hep böyle geçiriyorum. Ya Rabbi senin için rahatını, çoluğunu, çocuğunu Ramazan-ı şerifde bir tarafa bırakarak, senin dinini yaymak için gece gündüz çalışan, bu fitne ve fesad zamanında, bu iman ve bu aşk ile çırpınarak mücadele eden kardeşim hürmetine, şu mübarek genç hürmetine beni affet ya rabbi, diye. Binaenaleyh günahsız insan olmaz. İşte birbirimizin kusurlarını görmeyeceğiz. İyiliklerini göreceğiz. Kusurlarını affedeceğiz. Sabredeceğiz. Sabredenlerin gideceği yer neresidir? Sabredenin gideceği yer, cennettir diyor hadis-i şerif. Onun için birbirimizi incitirsek dahi, karşısındakinin sabretmesi lazım, ona dua etmesi lazım. Müslümanlık budur. Din kardeşliği budur. (Devamı yarın)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.