Münakaşa, kendisinin akıl, fazilet ve ilimde üstünlüğünü ispata çalışmaktır. Bu ise karşıdakini aşağılamaktır. Bu da, kalb kırıklığına sebep olur. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki: "Münakaşa etmeyen, kimseyi incitmeyen kimse Cennete girer." Peygamber Efendimiz buyurdu ki: "Altı haslet vardır ki kimde bulunursa o, imanın hakikatine varmıştır. 1- Haklı olduğu halde münakaşayı bırakmak. 2- Allah düşmanları ile savaşmak. 3- Yağmurlu ve bulutlu günlerde namazı ilk vaktinde kılmak. 4- Musibetlere sabretmek. 5- Zorluklara rağmen abdesti yerli yerinde, eksiksiz almak. 6- Yaz mevsiminde oruç tutmak." Hazreti Ömer şöyle buyurmuştur: "İlmi şu üç şey için öğrenme: 1. İlmi, halkla mücadele etmek için, 2. Onunla böbürlenmek için, 3. Riyakârlık yapmak için... Üç şey için de ilmi bırakma: 1. İlmi öğrenmekten utanmak için, 2. İlmi kıymetsiz saymak için, 3. İlim yerine cahilliğe razı olmak için... Hazreti İsa şöyle buyurmuştur: 'Kimin yalanı çoğalırsa, güzelliği silinir. Halkla münakaşa edenin ise mürüvveti düşer! Üzüntüsü çoğalanın bedeni hastalanır. Ahlâkı kötü olanın da devamlı canı sıkılır ve sıkıntı içinde kalır.' Hafız-ı Şirazi, "Dostlara doğru söylemeli, düşmanları güler yüzle ve tatlı dil ile idare etmelidir" buyurmuştur. Bunun için herkese yumuşak söylemeli, sert söylememeli, cedelleşmemelidir! İyi, kötü, herkese, güler yüz göstermeli, münakaşa etmemeli, düşman kazanmamalıdır! Resulullah Efendimiz buyurdu ki: "Söz veriyorum ki, münakaşa etmeyen, haklı olsa da, dili ile kimseyi incitmeyen, şaka ile veya yanındakileri güldürmek için, yalan söylemeyen, iyi huylu olan Müslüman Cennete girecektir." Tel: 0 212 - 454 38 21 www.mehmetoruc.com e-mail: mehmet.oruc@tg.com.tr