"Hârûn ile Mûsâ gibiyiz"

A -
A +

Bahr-ül-Ulûm adındaki tefsîrde bildirilen hadîs-i şerîflerde Resulullah efendimiz şöyle buyurdu: "Ümmetimin en merhametlisi Ebû Bekir'dir. Dinde en kuvvetli olan Ömer'dir. Hayâsı en çok olan, Osman'dır. İslamiyet'te her suâli cevâblandıran Ali'dir. Helal ve harâm olanları en iyi bilen Mu'âz'dır. Kur'ân-ı kerîmi en güzel okuyan Übeyy bin Kâ'b'dır. Münâfıkları tanıyan, Huzeyfetibni Yemân'dır. Îsâ aleyhisselâmın zühdünü görmek isteyen Ebû Zerr'in zühdüne baksın! Cennet, Selmân-ı Fârisî'ye âşıktır. Hâlid bin Velîd, Allahın kılıcıdır. Hamza, Allahü teâlânın arslanıdır. Hasen ve Hüseyin Cennet gençlerinin en üstünüdür. Ca'fer bin Ebî Tâlib, Cennet'te meleklerle berâber uçar. Cennet kapısını ilk açacak olan Bilâl'dir. Benim Kevser havuzumdan ilk içecek olan Suheyb-i Rûmî'dir. Kıyâmet günü melekler ilk önce Ebüdderdâ ile müsâfeha eder. Her Peygamberin bir arkadaşı vardır. Benim arkadaşım Sa'd bin Mu'âz'dır. Her Peygamberin Eshâbından seçtikleri vardır. Benim seçtiklerim, Talha ve Zübeyrdir. Her Peygamberin mahrem işlerini gören yardımcısı vardır. Benim yardımcım, Enes bin Mâlik'tir. Her ümmette hâkim vardır. Benim ümmetimde hikmeti çok söyleyen Ebû Hüreyre'dir. Hassân bin Sâbit'in sözleri Allah tarafından te'sîrlidir. Ebû Talha'nın harp meydanındaki sesi, bir fırka askerden dahâ kuvvetlidir..." Resûlullah Efendimiz Alî'ye buyurdular ki, "Senin ile ben, Hârûn ile Mûsâ "aleyhimesselâm" gibiyiz. Benden sonra Peygamber yoktur." Resûl-i ekrem Efendimiz Tebûk Gazâsı için yola çıktıklarında, Hazreti Ali'yi Medîne'de Ehl-i beyti üzerine halife bıraktı. Emretti ki, onların işlerini görsün. Münâfıklar işitip, birbirine dediler ki: Ali'yi halife bırakmaktan maksadı, onun yanında bulunmasından, sohbetinden sıkıldığı için idi. Hazreti Ali münâfıkların bu sapık sözlerini işitti. Silâhını kuşanıp, çıktı. Resûlullah Efendimiz "Cürf" adlı menzilde konaklamış idi. Huzur-ı şerîflerine varıp, dediler ki: Yâ Resûlallah! Münâfıklar, bu kölenizi halife etmenizin sebebini, yanınızda götürünce sıkılacağınızdan ötürü olduğunu söylüyorlar. Habîb-i Muhterem buyurdu ki: "Münâfıklar yalan söylüyorlar! Seni Medîne'de bıraktıklarıma halife yaptım. Geri dön. Benim ehlime ve senin ehline halifem ol. Yâ Ali! Benim ile; Mûsâ aleyhisselâm ile Hârûn aleyhisselâmın olduğu gibi olmak istemez misin! Nitekim Hak celle ve alâ buyurur; "A'râf 142.ci âyet" "Mûsâ, kardeşi Hârûn'a, kavmimde halifem ol! dediğini haber vermiştir."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.