Hazreti Zülkarneyn'in Kur'an-ı kerimde kıssası, Doğuya ve Batıya seferleri zikredilmiştir. Peygamber veya velî olduğu bildirilmiştir. Hazreti Nuh'un oğlu Yafes'in soyundandır. Asıl ismi İskender'dir. Doğuya ve Batıya gittiği için, Zülkarneyn namıyla anılmıştır. Yemen'de yaşamış olan Münzir İskender ile Aristo'nun talebesi olan Makedonyalı İskender'den daha önce yaşadı. İbrahim aleyhisselam ile birlikte haccetti. Onun elini öpüp duâsını aldı. Teyzesinin oğlu olan Hazreti Hızır'ı ordusuna kumandan tayin etti. Hazreti Zülkarneyn, Doğuya ve Batıya hakim olan bir cihangirdi. Nitekim Resulullah efendimiz bir hadis-i şeriflerinde; (İsmini duyduğunuz kimselerden, yeryüzüne dört kişi malik oldu. İkisi mümin, ikisi de kâfir idi. Mümin olan ikisi, Zülkarneyn ile Süleyman [aleyhimesselam] idi. Kâfir olan ikisi de, Nemrud ile Buhtunnasar idi. Beşinci olarak yeryüzüne benim evladımdan biri, yani Mehdî malik olacaktır) buyurmuşlardır. Resulullah efendimiz Mekke'de peygamberliğini bildirip, geçmiş ümmetlerin başlarına gelen ibretli hadiselerden bahsedince; Kureyş müşrikleri, Ona karşı çıkmak için, kendilerince daha ilgi çekici olan hikâyeler bulup anlatmaya başladılar. Yahûdilerden ve İranlılardan duydukları masallar ve geçmiş ümmetlere dair hikâyelerle, Resulullah efendimize karşı çıkmaya kalkıştılar. O sırada, ahir zaman peygamberinin kendi içlerinden çıkacağı ve oraya hicret edeceği inancıyla Medine'ye gelip yerleşmiş olan birçok Yahûdi vardı. Mekkeli müşrikler, Medine Yahûdilerine adam gönderip, Resulullah efendimizi imtihan için, onlardan bilgi istediler. Medine Yahûdileri, onlara; Eshab-ı Kehf'i, yeryüzünün Doğusuna ve Batısına gidip fetheden Zülkarneyn'i ve ruhun mahiyetini sormalarını tavsiye ettiler. Sonra da dediler ki: "Eğer bu üç şeyden haber verirse, peygamberdir, Ona uyun. Eğer cevap veremezse, yalancının biridir, istediğinizi yapın!" Yahûdilerden bu bilgileri öğrenen Mekkeli müşrikler, Resulullah efendimize gelip, bu üç soruyu sordular. Müşrikler gelip sorularını sorunca, Allahü teâlâ, Resulüne Kehf suresini inzal buyurdu. Bu surenin 83-98. ayet-i kerimelerinde, Hazreti Zülkarneyn'in Doğuya ve Batıya seyahati, bu sırada karşılaştığı kavimler ve kâfirlere olan muamelesi anlatıldı. Bu vesileyle Müslümanlar da, Hazreti Zülkarneyn hakkında en doğru bilgilere sahip oldular.