Musa aleyhisselamın yardım ettiği Kıbtî, ölüm hadisesini çarpıtarak Hz. Musa'yı suçlu gösterecek şekilde Firavuna anlattı. Bunun üzerine, önceki gün ölen Kıbtînin yakınları, hemen kısas yapılmasını, yani ölen akrabaları yerine, Hazreti Musa'nın katledilmesini istediler. Firavun ile etrafındakiler ve bir de Kıbtî kavminin ileri gelenleri toplanarak, aralarında istişare edip, kısas yapılmasını kararlaştırdılar. Hatta istişare etmekten, birbirlerinin fikirlerini almaktan ziyade, Musa aleyhisselâmın katledilmesi için birbirlerine emirler veriyorlardı. Nihayet Firavun, derhal Hazreti Musa'nın yakalanması ve katledilmesi için emrini verdi. Firavunun, Hazreti Musa'yı yakalamaları ve katletmeleri şeklinde askerlerine emir verdiğini öğrenen bir kimse, koşarak, en kestirme yollardan geçip, Musa aleyhisselâmın yanına geldi. Durumu haber vererek dedi ki: - Ya Musa! Şehrin ileri gelenleri senin hakkında müzakere yapıyorlar. Ölen Kıbtîye kısas olarak seni öldürecekler. Hemen bu şehirden çık, git! Muhakkak ki ben, senin iyiliğini isteyenlerdenim. Bu haberi veren Firavunun amcasının oğlu olup, mümin bir zat idi. İbrahim aleyhisselâmın dini üzere ibadet ederdi ve kavminden imanını gizlerdi. Musa aleyhisselâma peygamberliğinin bildirilmesinden sonra da, ona ilk inanan kişi bu Hazkîl oldu. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Ümmetlerin, önde gelenleri üçtür. Bunlar, Allahü teâlâya bir an imansızlık etmediler. Firavunun ailesinden mümin olan Hazkîl, Habîb-i Neccâr ve Muhammed'in [sallallahü aleyhi vesellem] ehl-i beytinden Ali bin Ebî Tâlib. En üstünleri de budur.) Hazkîl'in haber vermesi üzerine, Musa aleyhisselâm, yolda yakalanmak ve herhangi bir taarruza uğramak tehlikesine karşı, etrafını gözetleyerek, hemen şehirden dışarı çıktı ve Allahü teâlâya şöyle münacatta bulundu: "Ya Rabbi! Bana bu zalim kavimden kurtuluş ihsan eyle veya beni onlarla karşılaşmaktan, onların beni yakalamalarından muhafaza eyle!" Allahü teâlâ da, onun duâ ve münacatını kabul buyurup, onu muhafaza etti. Musa aleyhisselâm böylece tam bir selâmet içinde Medyen şehrine doğru yürümeye başladı ve "Ümit ederim ki, Rabbim beni doğru yola sevkeder de Medyen'e giderim." dedi.