Süfyan Sevrî hazretleri, her işinde Cenab-ı Hakkın rızasını ve Peygamber efendimizin sünnetini gözetirdi. Bir gün camiye girerken, şuursuzca adımını içeri atar, sonra bunun farkına varıp kendi kendine der ki: "Buraya bir hayvanı, bir öküzü de koysak ya sağ ayakla veya sol ayakla girer. Senin hayvandan farkın olmalıydı, hangi ayakla girdiğine dikkat etmeliydin. Bundan sonra senin adın sevr = öküz olsun." Gerçekten de öyle oluyor. Bugün bütün kitaplarda bu büyük zatın adı imam-ı Sevri olarak meşhurdur. Böyle anılmak hoşuna giderdi. Ömer bin Abdülazîz buyurdu ki: "Yaptıklarını Allah rızası için değil de riya için yapanlar, eğer mânen diri olsalardı, haram birşey yedikleri zaman midelerinde, ateşin elemini muhakkak duyarlar idi. Fakat onlar ölü olduklarından ateşin ve mülevves şeylerin içinde yayılıyorlar." Mansur bin Mu'temir, zamanının âlimlerine derdi ki: "Sizler gerçekten âlim değil, sadece ilimle zevklenen kişilersiniz. Bir mesele işitiyor ve onu halka naklediyorsunuz. Eğer ilminizle âmil olsaydınız, nice keder ve acıları yudumlar, ilminizle haram ve şüpheli şeylerden uzaklaşır idiniz." Rabi' bin Heysem de şöyle diyor: "Bir âlim nasıl olur da ilmine riya karıştırabilir? Çünkü o bilir ki, Allah rızası esas olmaksızın elde edilen ilim, temelinden bâtıldır. O halde bâtıl olan birşeyle insanlara nasıl gösterişte bulunabilir?" Ka'bül-Ahbar da diyor ki: "Öyle zamanlar gelecek ki, cahiller ilme heves edecekler. Sonra ilimleri ile devlet adamlarının yakınlığını kazanmak için, kadınların erkekler hakkında birbiriyle rekabet ettikleri gibi, birbiriyle rekabet ve ihtilâf edecekler. İşte onların ilimden nasibi, bundan ibaret olacaktır." Hazreti Fudayl buyurdu ki: "İlmi ile gösteriş yapanların alâmetlerinden biri de, ilimlerinin dağ kadar yüksek, amellerinin ise zerre kadar küçük olmasıdır. Âlim, ilmiyle amel edince muhakkak onun acısını tadacaktır. Çünkü ilim mükellefiyyet getirir. İlim arttıkça mükellefiyyet de artar. O halde âlime yakışan, ilmiyle sevinip övünmek değil, ilmin yüklediği mükellefiyyet ve mesuliyyeti idrak etmektir." Tel: 0 212 - 454 38 21 www.mehmetoruc.com e-mail: mehmet.oruc@tg.com.tr