Musa aleyhisselâm vefat ederken, yerine Yûşa aleyhisselâmı halife bıraktı. Allahü teâlâ, Yûşa aleyhisselâmı da İsrailoğullarına peygamber olarak vazifelendirdi. Bu sırada Musa aleyhisselâma karşı çıkıp; "Biz harbe gitmeyiz!" diyen kimseler ölmüş, onların yerlerinde oğulları ve torunları çoğalmıştı. Allahü teâlâ, Yûşa aleyhisselâma, İsrailoğullarını toplayıp Tîh sahrasından çıkarmasını ve Arz-ı Mev'ûd denilen bölgeye gidip, cebbarlarla (zalimlerle) harp etmesini emretti. Yûşa aleyhisselâm, İsrailoğullarını toplayarak Erîha şehrini kuşattı. Kuşatma altı ay sürdü. Nihayet bir cuma günü akşam üzeri, mucizeler göstererek şehri fethetti. Yûşa aleyhisselâm ve ona inananlar Erîha'yı fethettikten sonra, İlya şehrini de aldılar. Bu şehrin Yûşa aleyhisselâm tarafından fethedildiğini duyan çevre şehirlerin hükümdarlarından beşi, bir araya gelip, İsrailoğullarıyla topluca savaşa girdiler. Sonunda hepsi de yenilerek hezimete uğradılar. Yûşa aleyhisselâm, Erîha, İlya şehirlerini ve civarını fethettikten sonra, Belka şehri üzerine yürüdü. Belka şehrinin Belak ismindeki zalim hükümdarı, Yûşa aleyhisselâmın emrindeki Hz. Musa'nın ordusuna karşı âciz kalıp, İsm-i azam duasını bilen, her duası kabul olan, ilim ve ibadette yüksek, sözlerini yazıp istifade etmek için elinde hokka ve kalem ile yanında 2000 kişi bulunan ve İbrahim aleyhisselâmın dinine inanan Bel'am bin Baura isimli kimseden yardım istedi. Yûşa aleyhisselâma ve ordusuna karşı beddua etmesini talep ettiler. Belka şehri ahalisi de gelip, beddua etmesi için Bel'am bin Baura'ya yalvardılar. Bel'am, Allahü teâlânın peygamberine karşı beddua edemeyeceğini bildirdiyse de, azgın ve imansız Belka şehri ahalisi, bedduada bulunması için daha çok ısrar ettiler. Bel'am bin Baura'ya hediyeler getirip, birçok dünyalık vaat ettiler. Zalim hükümdar da, beddua etmediği takdirde, onu idam edeceğini söyleyerek idam sehpası kurdurdu. Bütün bunlar karşısında, Bel'am bin Baura'nın gönlünde dünya malına ve servetine karşı meyil belirdi. Dua etmeye razı olarak, şehrin dışındaki Husban dağına gitti. Ellerini dua için kaldırdığı zaman, dilinden, Belka şehri ahalisi aleyhine, Yûşa aleyhisselâm ve İsrailoğulları lehine kelimeler dökülmeye başladı. Bu sözleri işiten Belka şehri ahalisi dediler ki: - Ey Bel'am! Ne yapıyorsun? Onlara dua, bize beddua ediyorsun! Bel'am onlara şöyle cevap verdi: - Bu sözleri isteyerek söylemiyorum. Allah tarafından böyle konuşturuluyorum!