Hz. Yusuf'un rüyası

A -
A +

Hazreti Yusuf'u küçük olduğu için babası, halasının yanına bırakmıştı. Hazreti Yusuf halası ölünceye kadar onun yanında kaldı. Yakûb aleyhisselâm, kız kardeşinin vefatından sonra kendi yanına alıp, bir an bile ayrı kalamaz oldu. Bu durum kardeşlerinin kıskançlıklarının iyice artmasına sebep oldu. Yusuf aleyhisselâm büyüdükçe, Allahü teâlânın lütfuyla gittikçe güzelleşiyor, ahlâk ve yüz güzelliği ile insanların sevgisini cezbediyordu. Çünkü onda Allahü teâlânın verdiği ayrı bir güzellik vardı ve gerçekten çok güzeldi. Nitekim Resûlullah efendimiz, Mirac gecesi semaya götürüldüğünde Hazreti Yusuf'u gördü. Cebrail aleyhisselâma; "Bu kimdir?" diye sordu. Cebrail aleyhisselâm da; "Yusuf aleyhisselâmdır" dedi. Eshab-ı kiram da; "Onu nasıl gördün?" diye suâl ettiler. Resûlullah efendimiz de; "Ondördüncü gecedeki ay gibi" buyurdular. Yusuf aleyhisselâm, bir cuma gecesi, babasının yanında yatıyordu. Ansızın, heyecanla uyandı. Babası Yakûb aleyhisselâm, "Ne oldu, bir şey mi var?" diye sorunca, "Rüyamda, yüksek bir dağın tepesinde imişim. Etrafta ırmaklar, yeşil ağaçlar vardı. Bu sırada gökten, on bir yıldız, Güneş ve Ay gelip bana secde ettiler" diye anlattı: Hazreti Yusuf'un anlattıklarını dinleyen Yakûb aleyhisselâm, on bir yıldızın Hazreti Yusuf'un kardeşleri, Güneş'in kendisi ve Ay'ın da zevcesi olduğu şeklinde tabir etti. Yakûb aleyhisselâm, ilerde diğer oğullarının Hazreti Yusuf'a itaat edeceklerini, hatta Hazreti Yusuf'un, kendisini bile geçeceğini anladı. Rüya tabirinde mahir olan evlâtlarının, Yusuf aleyhisselâmın rüyasını duydukları takdirde onu kıskanacaklarını, hatta şeytanın vesvesesi ile ona bir kötülük bile yapmaya kalkışacaklarını düşündü. Hazreti Yusuf'a tembih edip dedi ki: "Ey oğulcuğum! Sakın rüyanı kardeşlerine anlatma! Sonra şeytanın vesvesesi ile helâkın için sana kötülük yapıp, tuzak kurarlar. Muhakkak ki şeytan, insanın apaçık düşmanıdır. Rabbin bu rüya ile dereceni yükselttiği gibi seni seçecek, peygamberlik verip, sana rüya tabiri ilmini öğretecek. Allahü teâlâ seni aziz eyleyip, sana devlet ve ululuk verecek, kardeşlerin sana muhtaç olacaklardır. Daha önce ataların İbrahim ve İshak'a nimetlerini peygamberlik ile tamamladığı gibi sana ve Yakûb'un soyuna da nimetlerini tamamlayacaktır. Şüphesiz ki, Rabbin bu nimetlere müstahak olanları bilir. Lâzım olan işlerde hikmetini icra eder." Yakûb aleyhisselâm, oğluna ihtiyatlı davranmayı bu şekilde tavsiye etmişti...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.