"İnşallah yerimiz burasıdır!"

A -
A +

Neccâroğullarının reisi Hz. Ebû Eyyûb, bütün akrabâlarını toplamış; Resûlullahı karşılamaya çıkmıştı. Her Medîneli Müslüman gibi, o da iki cihânın efendisi Resûlullah efendimizi ağırlamak ateşiyle yanmaktaydı. Zaman zaman, Resûlullah efendimizin devesi Kusvâ'nın yularını yakalayanlar, "Buyurunuz yâ Resûlallah! Anamız, babamız, canımız, herşeyimiz; sizin yolunuza fedâ olsun!" diyerek, kendi evlerine götürmek istiyorlardı. Fakat kâinâtın efendisi, kimsenin gücenmesini arzû etmiyorlardı. Kusvâ'yı işâret ederek buyurdular ki: - Devemin yularını bırakınız! Kimin evinin önünde çökerse, orada misâfir olurum! Gerçekten o mes'ûd deve de, sanki vazîfesini biliyormuş gibi hareket ediyordu. Yorgunluğuna rağmen, yavaş ve asîl hareketlerle, epeyce dolaştı. Sonunda, iki yetîme ait, boş bir arsa üzerinde durdu. Ağır ağır yere çöktü. Resûlullah efendimiz devesinden inmediler. Hayvan tekrar ayağa kalktı, yürümeye başladı. Eski yere çöktü, bir daha kalkmadı ve tatlı tatlı homurdanmaya başladı. Bunun üzerine sevgili Peygamberimiz, Kusvâ'nın üzerinden inip buyurdular ki: - İnşâallah yerimiz burasıdır. Burası kimindir? - Yâ Resûlallah! Amr oğulları Süheyl ve Sehl'indir. - Akrabalarımızdan hangisinin evi buraya daha yakındır? Hâlid bin Zeyd Ebû Eyyûb el-Ensârî hazretleri sevinçle cevap verdi: - Buyurunuz yâ Resûlallah! Buyurunuz ki fakîr evimiz, varlığınızla şeref kazansın. İşte hemen şuracıkta... Bundan sonra da devenin üzerindeki Resûlullah efendimizin eşyalarını indirdi. Peygamber efendimizin mübârek anne tarafları, aslen Medîneli ve Neccâroğulları kabîlesine mensup idiler. Bu yüzden, akrabâydılar. Eşyalar hemen, evin alt katına taşındı. Böylece onüç yıllık çileli, işkencelerle dolu Mekke günleri bitmiş, huzurlu günler, güzel haftalar, nûrlu aylar, ihlâslı yıllar, büyük asırlar başlamıştı. Peygamberimizin devesi Kusvâ'nın ilk çöktüğü yerde Mescid-i Nebî inşâ edilinceye kadar ağırlama ve evinde bulundurma şerefi bu mübârek zâta nasîb oldu.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.