İnternet bağımlılığından kurtulmanın yolları
25 Mart 2009 01:00
Bilgisayarın evde herkesin görebileceği bir yere konulması, internete giriş saatlerinin sınırlandırılması; bunların baskı ile değil de, çocuğu razı ederek, gerekli açıklamaları yaparak, hatta ona çeşitli vaatlerde bulunarak sağlanması akıllıca bir yol olur.
Dün, internet bağımlılığının tehlikesinden bahsetmiştik. Bugün de, bağımlılığın alametlerinden ve kurtulma yollarından bahsedelim. Çünkü bu bağımlılık tedavisi gereken hastalıklar sınıfına girmiştir. Nitekim, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr.Ferhunde Öktem, 'İnternet ve bilgisayar bağımlılığı, tıbbi bağımlılık arasına alındı. Çok önemli bir tanı olmaya başladı. Hastaneye çok ağır, hastane koşullarında tedavi edilmesi gereken çocuklar gelmeye başladı' demiştir.
Artık psikiyatristler internet bağımlılığını bir hastalık olarak tanımlıyor. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Hakan Coşkunol, İnternet bağımlılığı ciddi tedavi gerektiren bir sorun haline gelebilir. 48 saat ekran başından kalkmayan hastalarım var, diyor.
BAĞIMLILIĞIN BELİRTİLERİ
Uzmanlar bu belirtileri şöyle sıralıyorlar: Alkol, eroin bağımlılığındakine benzer bir seyir izler. Kişi içine kapanır. Bu durum, kişinin; sosyal, öğrenim ve iş hayatında menfî tesirler yapmaya başlar. İnternete bağlanıldığında kaygı ve huzursuzluk gibi belirtiler kaybolur. İnternetten uzak kalmak için çaba harcansa bile bu başarılamaz. Yeni web siteleri keşfetmek, oyun oynamak, 'chat' gibi aktiviteler giderek esas faaliyetlerin yerini alır.
Aile üyeleriyle olan münasebetin yerini internet işgal eder. İnternet bağımlılığının kötü neticeleri olarak; sabah geç kalkma, evlilikle ilgili problemler, önemli işleri terk etme gibi olumsuzluklar görülmeye başlar, buna rağmen internet kullanımı devam eder.
İnterneti aşırı ve gereksiz kullananlarda fizikî ve ruhî problemler baş gösterir. Kişinin çevresiyle iletişimi zayıflar, artan ferdiyetçi davranışlarına paralel, kişide yalnızlık ve dolayısıyla yabancılaşma görülür. Kişide, bunların yanı sıra baş, bel ve kas ağrıları, görme bozukluğu, yorgunluk hattâ epilepsi (sara) tetiklenmesi görülebilmektedir.
Yapılan araştırmalarda, internet kullanıcılarının yaşı küçüldükçe, eğlence ve oyunun ön plâna çıktığı görülmektedir. Çocuklar genelde oyun; gençler ise, oyunun yanı sıra 'chat' ve eğlence maksatlı internet kullanımı yapmaktadır.
Bu tür menfî sitelerin tesirinde kalan çocuk ve gençlerde davranış bozuklukları görülmeye başlamaktadır. Konuşma melekesi, düşünme ve mimik hareketleri zayıflamakta, robotlaşma eğilimi artmaktadır. Zamanla, aileden, çevreden, inancından, örf ve adetlerinden kopmalar baş göstermektedir.
NE YAPILABİLİR
Günümüzdeki ilmî gelişmelerin bir semeresi olarak karşımıza çıkan bu teknolojiyi reddetmek imkânsızdır. İnternet vesilesiyle ilmî gelişmeler çok yakından takip edilmekte, önemli bilgilere hemen ulaşılabilmekte, insanlar istedikleri (hattâ istemedikleri) hemen herkesle çok rahat haberleşebilmekte, alışveriş yapabilmekte ve günlük birçok işi rahatlıkla yerine getirebilmektedir. Bu teknolojinin önemi tartışılmamakla birlikte, uzmanların internetin istismarı konusunda kafa yormaları gerekmektedir. Çocuk ve gençlerin ahlakını bozan, zamanını çalan kontrol dışı zararlı sitelere ulaşması engellenmelidir.
Çocukları internet kullanımı konusunda denetlemek için ailelere önemli görevler düşmektedir. Bilgisayarın evde herkesin görebileceği bir yere konulması, internete giriş saatlerinin sınırlandırılması ve ebeveynlerin yasal olmayan sitelerin açılmasını engelleyen program kullanması gerekir. Bunları baskı ile değil de, çocuğu razı ederek, izahda bulunarak, gerekiyorsa ona vaatlerde bulunmak akıllıca olur.
Çünkü, çocuğunuza interneti yasaklamak, bilgisayarı kaldırmak ya da bu sebeplerden ötürü ona kızmak, bağırmak bu davranışı sınırlandırmak için çözüm olmayacaktır. Sadece davranışın bir müddet ertelenmesine yol açacaktır. Unutmayın yasaklanan şey daha çekici hale gelir!! Bu nedenle çocuğunuzun internete hangi zamanlar ne sıklıkla gireceğine beraberce oturup karar vermek, onu razı etmek daha isabetli bir çözüm olacaktır.