İslamı Protestanlaştırma gayretleri

A -
A +

Batı dünyası, yani Hıristiyan âlemi, ilk zamanlar İslamiyeti pek ciddiye almadı. Arabistan yarımadasında, Araplar arasında dini bir mücadele olarak baktı olaya. İslamiyet Arabistan dışına taşıp, doğuya, batıya, özellikle de Anadolu kapılarına dayanıp, Bizans'ı, Avrupa'yı tehdit eder duruma gelince Hıristiyan âlemi telaşlandı. Derhal, Haçlı Seferlerini başlattılar. Kudüs'e kadar ulaşıp binlerce müslümanı kılıçtan geçirdiler. Fakat, Müslümanları yıldıramadılar, Müslümanlar tekrar toparlanıp, Haçlı sürüsünü, Kudüs'ten ve Anadolu'dan attılar. Hıristiyan âlemi kaba kuvvetle bir yere varamayacaklarını anlayarak, Müslümanları içeriden yıkmaya karar verdiler. 18. asırda bu yeni plânı uygulamaya koydular. Yetiştirdikleri casuslarla (Hempher gibi) ve Müslümanların arasından satın aldıkları kimseler vasıtasıyla İslamın esaslarını bozmaya, yani Protestanlaştırmaya karar verdiler. Protestanlık nedir? 15. Yüzyılda keşiflerden sonra, ortaya çıkan burjuva sınıfı, zenginliğin verdiği güçle, kontrolsüz bir şekilde, haram günah tanımadan zenginliğin tadını çıkarmak istedi. Fakat, bozulmuş da olsa, kendine göre emir ve yasakları olan Hıristiyanlığın ahlâkî kuralları ile çatışınca, isteklerini rahat bir şekilde yapabilmenin yollarını aramaya başladılar. Mesela, zenginleşen tüccarlar faiz ile çalışmaya başladılar. Hıristiyanlık buna müsaade etmedi. 1517'de Alman papazı olan Martin Luther çıkıp her türlü isteğe izin verince burjuva sınıfı yani zenginler rahatladı. Din baskısından kurtulmuş oldular. Dini kendi âdi isteklerine alet etmeye başladılar. Şimdi, Protestanlığın esası olan maddelere bir bakıp, zamanımızda İslama karşı yapılanlarla mukayese edelim: 1- Dinin yorumlanması ve anlaşılması tek otoritenin (Katolik kilisesinin) tekelinden çıkartılmıştır. (Günümüz Luther'leri de, 14 asırdır, Müslümanların dinlerini öğrendikleri fıkıh kitaplarını bir tararafa atıp, herkesin dinini doğrudan meallerden öğrenip, istediği gibi ibadet etmesi ve belli bir mezhebe bağlı kalınmaması için Müslümanları yönlendirmiyorlar mı? Dinin belli bir kaynaktan öğrenilmesini savunanları, çağdışılıkla, gericilikle suçlamıyorlar mı? İlahiyat fakültelerinde öğrencilere, her biriniz birer Luther olmalısınız, telkininde bulunulmuyor mu?) 2- Dinin yorumlanmasında vahiy değil akıl ön plana alınmıştır. Akıl, dini istediği şekilde yorumlayacaktır. Din, kamusal alandan uzaklaştırılarak birey alana çekilecek. (Günümüz Luther'leri de, Hadis-i şerifleri, âyeti kerimeleri yorumlarken, aklı ön planda tutmuyorlar mı? Herkesin aklı farklı olduğuna göre, herkesin anlayışı farklı olacağından, akıl sayısı kadar görüş, din, yani dinsizlik ortaya çıkmayacak mı? Getirilmek istenen nokta da bu değil mi zaten!..) 3- Ayinler, (ibadetler) dinin esası değildir. Tanrının ibadete ihtiyacı yoktur. Dinde esas olan, kalbin temiz olmasdır, dinde bu kafidir. (Günümüz reformcuları da, namaz kıldırmamak, ezanı kaldırmak ve diğer ibadetleri yaptırmamak için uğraşmıyorlar mı? Hiç, ibadeti, emir ve yasağı olmayan din olur mu? Sen her türlü pisliği işleyeceksin, kanalizasyon çukurundan çıkmayacaksın, sonra da ben tertemizim diyeceksin! Böyle kalb temizliği, böyle inanç olur mu? ) 4- Latince olan İncil diğer dillere çevrilerek yaygınlaştırılacak. (Bugün de, her önüne gelen Kur'an-ı kerim meali, tefsiri yazıyor ve bu mealler gazetelerde promosyon olarak verilerek mukaddes kitabımız ayağa düşürülüyor. Anadille ibadet öne sürülerek, Kur'an-ı kerimin orijinali unutturulmaya çalışılıyor.) Bu kadar benzerliğe ne dersiniz? Herhalde kimse buna bir tesadüf diyemez! Bu Protestanlaştırma projesini, İngiltere'nin yönlendirdiği Avrupa yürütüyordu. 11 Eylül olayından sonra ABD de açıkça aktif bir şekilde projeye destek vermektedir. 11 Eylül olayı belki de, Müslümanlara gösterdiği toleransı kırmak ve ABD'yi de projeye dahil etmek için hazırlanan sinsi bir plândır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.