İsrâf edenleri sevmezdi

A -
A +

Hazreti Talhâ bin Ubeydullah'nın vefatından yirmi yıl sonra, kızı Âişe bir gece rüyâsında babasını gördü. Ona; "Yâ Âişe! Kabrimin bir tarafından sızan su bana eziyet veriyor, beni buradan çıkar da başka yere defnet" diye tenbih buyurdu. Bunun üzerine kızı Âişe çok üzüldü ve akrabâlarından bâzılarını alarak kabr-i şerifini açtılar. Sızan sudan dolayı vücûdunun bir tarafı hafif yeşillenmiş, diğer yerleri yeni defnedilmiş ve bir kılına dahi zarar gelmemiş buldular ve bir başka kabre naklettiler. Hazreti Talhâ, Eshâb-ı kirâmın en üstünlerinden olup kavuşamadığı fazilet sâdece Hulefâ-î râşidin derecesi olmuştur. Peygamber efendimiz buyurdu ki: " Yeryüzünde Cennetlik bir kimse görmek isteyen, Talhâ bin Ubeydullah'a baksın!" Hazret-i Âişe validemiz anlatır: Bir gün Ebû Bekr-i Sıddîk, Resûlulah'ın yanına girmişti. Resûlulah ona, "Yâ Ebâ Bekr! Sen, Atîk yanî Allahü teâlânın Cehennemden âzâd ettiği kişisin" buyurdu. Ondan önce önce kimseye böyle "Atîk" ismi verilmemişti. Sonra Talhâ bin Ubeydullah içiri girdi. Resûlullah efendimiz ona da buyurdu ki: "Ey Talhâ! Sen de şehîd olmayı bekleyenlerdensin." Hazreti Talha, Zi'l-Karâde gazvesinde mücâhidlerin susuz kalmaması için kuyu satın alıp onu mü'minlere vakfetmiş idi. O zaman kuyu satın almak ve vakfetmek çok büyük çömertlikti. Zü'l-Usra gazvesinde ise savaşa katılanları tek başına doyurmuştur. Günlük geliri bin altın idi. Öksüzleri gözetir, fakirlerin ihtiyaçlarını görür, biçârelere yardım eder. Muhtâç olanlara para verirdi. Teymoğulları'nın bütün muhtaçları, onun yardımları altında idi. Hazret-i Talhâ, bunların dullarını evlendirir, borçlularının borçlarını öderdi. Eshâb-ı kirâmdan birçok zât, Ümmi Ebân Hâtunla evlenmek için teklifte bulunmuşlardı. Fakat o Talhâ bin Ubeydullah'la evlenmeyi tercih etti. Sebebi sorulduğu zaman, "Onun ahlâkını bilirim. Evine girerken güler yüzle girer, evinden çıkarken mütebessim çıkar, kendisinden istenildiğinde verir, kendisine bir iyilik yapıldığı zaman teşekkür eder, bir kusûr görünce affeder" diye cevap vermiş ve onunla evlenmişti. Hazret-i Talhâ ticâretle ve zirâatle meşgûl olup, büyük çiftlik sâhibi idi. Kendisinin Hayber'de ve Irak'ta çok arâzileri vardı. Böyle büyük bir zenginliğin içinde bulunmasına rağmen, gâyet az yer, israf etmez ve isrâf edenleri sevmezdi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.