İslam büyüklerinin her biri, birer güzel ahlak numunesi idiler. Çünkü, Müslümanlık, sevgi, kardeşlik, af, mağfiret ve güzel ahlak dinidir. Cenab-ı Hak ahlakı güzel olan insanları sever. Pek çok âyet-i kerimede bunu bildirmiştir: Cenab-ı Hakkın, kimleri sevdiği şöyle bildirildi: "İyilik edenleri sever.", "Sabredenleri sever.", "İhsan edenleri sever.", "Adalet edenleri sever." Sevmediklerinden bazıları da şöyle bildirildi: "Zalimleri sevmez.", "Fesatçıları sevmez.", "İsraf edenleri sevmez.", "Kibirlenenleri sevmez.", "Çirkin söz söyleyenleri sevmez." Allahü teâlânın sevdiği iyi insanı Peygamber efendimiz de şöyle bildiriyor: "Allah indinde en sevgili kimseler, ahlakça en güzel olanlardır. Bunlar, başkaları ile ülfet ederler, kendileri ile de kolayca ülfet olunur. Allahü teâlânın sevmediği kimseler ise, laf taşıyanlar, kusur araştıranlar, iki kişinin arasını açanlardır.", "Allahü teâlâyı seven hayâ sahibi olur.", "Mümin olmadıkça Cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de mümin olamazsınız.", "Müminin yanına gelen, güzel bahçeye girmiş gibi ferahlık duyar.", "Mümin arı gibidir; konduğu dala zarar vermez. Eseri de güzeldir.", "Mümin sert değildir. Yumuşaklığından dolayı ahmak zannedilir.", "Mümin geçim ehlidir. Arkadaşına rahatlık verir.", "Komşusu kötülüğünden emin olmayan, mümin olamaz." Bir İslam büyüğü buyurdu ki: Bir mümin bir mümine, baktığın zaman, onun hakkında hiçbir endişe, hiçbir şüphe olmaksızın bütün hücreleriyle onu sevmelidir. Bu sevgide en ufak bir menfaat bahis konusu olmamalı. En ufak bir çıkarını düşünmemelidir. Ona nasıl iyilik ederim, ne verebilirim diye, bütün canıyla gücüyle gayret etmelidir. Sonsuza giden sevgide, çarpışma olmaz. Ama, menfaatle ilgili sevgilerde, daima karşılıklı çıkarlar menfaatler bahis konusudur. Sonunda mutlak kavga olur, mutlaka geçimsizlik olur. Tel: 0 212 - 454 38 21 www.mehmetoruc.com e-mail: mehmet.oruc@tg.com.tr