Konuşmada sıkıntı vermek

A -
A +

Konuşmalarda, sohbetlerde; konuyu haddinden fazla uzatarak, edebiyat yaparak, karşıdakilerin anlamayacağı kelimeler kullanarak, yapmacık hareketlerde bulunarak dinleyenlere sıkıntı vermemelidir. Bunlara, riya, gösteriş karışacağı için bunlar kötülenmiş, tekellüf (zorlama) türü şeyler kabul edilmiştir. Nitekim Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuştur: "Ben ve ümmetimin muttakîleri tekellüften (gösteriş için zorlanmaktan) uzağız." "Benim için en sevimsiz ve meclisimden en uzak olanınız, ağzını eğip-bükerek edebiyat yapmak için kendini zorlayanlardır." Hz. Fâtıma Peygamber aleyhisselamın şöyle buyurduğunu rivayet eder: "Ümmetimin şerlileri o kimselerdir ki bol nimetlerle gıdalanıp, yemeklerin her çeşidini yerler, elbiselerin her rengini giyerler ve ağızlarını eğip-bükerek konuşurlar." "Dikkat edin, derin söze dalıp gereksiz yere sözü uzatanlar helâk olmuşlardır." Bu sözü üç defa tekrar etti... Hz. Ömer şöyle buyurmuştur: 'Çene çatlatarak deve kükremesi gibi konuşmak şeytandandır.' Amr bin Sa'd, babası hazreti Sa'd'a gelerek bir ihtiyacını istedi. Bu münasebetle ihtiyacını istemezden önce bir konuşma yaptı. Babası kendisine dedi ki: Ben hiçbir zaman senin bu ihtiyacını gidermekten bu kadar uzak olmadım. Ben Hz. Peygamberin şöyle dediğini duydum: "Öyle bir zaman gelecek ki sığırların dilleriyle ot geveledikleri gibi insanlar da konuşmayı o şekilde geveleyeceklerdir." Hazreti Sa'd, oğlu Amr tarafından zoraki bir şekilde süslendirilmiş ve takdim edilmiş konuşmayı hoş karşılamadı. Bu da dilin âfetlerindendir. Evet, zorla söylenen her söz, dilin âfetine dahil olur. Âdetin sınırını aşan fesahat da böyledir. Konuşmalarda zoraki bir şekilde yapılan süslemeler de böyledir... Tel: 0 212 - 454 38 21 www.mehmetoruc.com e-mail: mehmet.oruc@tg.com.tr

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.