Korkanlara iki cennet!

A -
A +

Adamın biri Tavus bin Keysan hazretlerini ziyaretine gitti. İçeriye girdiğinde karşısına çıkan yaşlı bir zata, "Ben nasihat almaya geldim, Tavus bin Keysan sen misin?" diye sordu. "Hayır, ben onun oğluyum" deyince, adam, "O halde babanız bunadı, bunun için mi görüştürmüyorsunuz" dedi. Tavus'un oğlu, "Hayır, âlimler bunamaz. İçeri gir, fakat fazla konuşma" dedi. Adam içeri girdi ve kendisi ile görüştü. Tavus: "Ben sana Tevrat, Zebur, İncil ve Kur'anın özetini öğreteceğim" dedi. Adam: "Sen bunları bana öğretirsen, ben de başka bir şey sormam" dedi. Tavus: "Allah'tan öyle kork ki, O'ndan daha çok korktuğun kimse olmasın. Korktuğundan daha çok da O'na ümit bağla ve kendin için sevdiğini, istediğini başkalarına da iste ve sev" dedi. Âlimin bunamadığını, hazreti İkrime'nin, "Kur'anı hakkıyle okuyan, yaşayan kimse erzeli ömre düşmez" demesi de bunu kuvvetlendirmektedir. Yâni âlimler, ne kadar yaşlanırlarsa yaşlansınlar, kötü hallere düşmezler, Allahü teâlâ onları korur. "Rabbinin makamından korkanlar için iki cennet vardır" Ayet-i celîlesinin tefsirinde İmam-ı Mücahid, "Bu kimse günah işlemeyi kararlaştırdıktan sonra, başka bir engel olmaksızın, yalnız Allah'tan korkup utanarak terk eden kimsedir. Buna iki cennet verilir" demiştir. Hazreti Ömer devrinde cami ve cemaate devam eden âbid ve zahid bir gence bir kadın âşık olur. Genci davet eder, genç de bu davete katılır. Tam bu sırada Allahü teâlânın her yerde hazır ve nazır olduğunu düşünerek bayılıp düşer. Kadın genci dışarı çıkarır. Anne ve babası da genci alarak eve götürürler. Genç ölür. Mezar başında Hz. Ömer, "Rabbinin makamından korkanlar için iki cennet vardır" âyetini okur. Bu sırada mezardan bir ses, "Evet, ey Ömer, Allahım, rızası ile beraber o iki cenneti de bana verdi" der. Yahya bin Muaz da, "En büyük günah, günaha pişman olup tevbe etmeden affı beklemek, itaat etmeden Allahü teâlâya yakınlığı ummak, amelsiz mükâfat beklemek ve üstelik Allah'tan fazlalık, ihsan ummaktır" buyurmuştur. İnsanı Allahtan en çok korkmağa ve huzurunda huşu ile eğilmeğe sevk eden en kuvvetli âmil, ilimdir. Nitekim Allahü teâlâ, "Allah'ın kulları arasında Ondan korkan ancak âlimlerdir" buyurmuştur. Bunun için sahabeler daha çok korkmuşlardır. Hz. Ebû Bekir mü'minin göğsünde bir kıl olmayı temenni etmiştir. Hz. Ömer ise ölüm döşeğinde, "Eğer bağışlanmazsa, yazıklar olsun, Ömer'e" demiştir. Tel: 0 212 - 454 38 21 www.mehmetoruc.com e-mail: mehmet.oruc@tg.com.tr

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.